(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Öylesine güzeldi ki dost.Rabbin yolunda ve uygulamasında olan gönüller her zaman doğruyu bulur.Şiiriniz harika güzellikteydi.Kutlarken selam ve saygılarımı bırakıyorum.
Çok güzel hayallerdi. İnşallah hayalleriniz gerçek olur da beklediğiniz mutluluğa ulaşırsınız. Varoşlardan nefret ediyorum. Benim yaşadığım yerlerde böyle güzel cümleleri duymak, dinlemek internet olmasa neredeyse imkansız. İyi ki internet var, sizler varsınız da biraz bir şeyler okuyunca insan yine insan olduğunu hatırlıyor. En azından yakında bir yerde gazete alacak bir yer olsa bu bile büyük bir nimet sayılır ama en son gazeteyi ne zaman aldığımı bile hatırlamıyorum.
İlk baştan insan insandır, her insan değerlidir vs. gibi felsefeye inanır, hayranlık duyarak sempati ile ezberlerdim. Şimdi hiç kalmadı. Köpeklerimi bile çok özledim. Çok şey değil ama en azından bakkaldan ekmek almayı, kulübesine zamanında dönmeyi, etraftaki yabancılar ile iyi geçinmeyi öğrenebiliyorlardı. Hatta bazılar çöp bile topluyordu. Bir tane köpeğim olsa cahil onbinlerce insana bir tek tırnağını bile değişmem doğrusu. Bazılarının niçin esfeli safiliyn olduğunu bizzat bütün tecrübelerimle görerek yaşıyorum her günü.
Cehalete, rezalete, art niyete lanet olsun! Hiç hoşlanmıyorum. Düşmanım olsa bile, canımı alsa bile üniversite mezunu veya insan gibi kendini geliştirmiş, insan olmanın erdemine ulaşmış, konuşmayı, söylemeyi, dinlemeyi bilen biri alsın. Her insan kendi çapında bir değermiş vs. safsataları da artık almıym, lanet olsun, kalsın, ben istemem efendim.
Emrullah Bedir tarafından 3/6/2014 6:24:13 PM zamanında düzenlenmiştir.
Bizler,Cenab-ı Hak, ruhları yarattığı zaman, (elestü birabbiküm) buyurdu. Ruhlar da (bela) diye cevap verdiler.Ruhlarımızın "Evet" dedikleri zamandan beri müslümanım) demektir,................................Evet
Allah dünyayı ve içindeki varlıkları yaratmadan evvel, öncelikle gelmiş ve gelecek bütün insanların ruhlarını yaratmıştır. Bunları ruhlar âlemi denilen bir âlemde bir araya getirmiştir. Daha sonra hepsini birden huzurunda toplayarak kendilerine hitâben:
Ben sizin Rabbiniz değil miyim? diye sormuştur.
Ruhlar da: Evet, sen bizim Rabbimizsin, diye cevab vermişlerdir. "Ancak sana ibâdet eder, senden yardım dileriz" demişlerdir. İşte bu konuşmanın vuku' bulduğu zamana, Kâlû Belâ denir. Allah daha sonra insan ruhunun bu sözünde ne derece samimî ve doğru olduğunu ortaya çıkarmak için, şu dünyayı bir imtihan yeri olarak yaratmıştır. Ve her bir ruhu ayrı bir bedene yerleştirerek, onları belli zaman aralıklarıyla şu imtihan meydanına göndermiştir. Böylece insanın önüne iki yol açılmıştır: Ya akıl ve iradesini iyiye kullanarak Kâlû Belâ'daki gibi Allah'ı Rab tanımakta devam edecektir. Yahut da iradesini ve aklını kötüye kullanarak Rabbini ve Allah'ını inkâr edecek, O'na kulluktan kaçacak, şeytan'ın yoluna sapacaktır. Allah'a sonsuz şükürler olsun ki, biz Müslümanlar, Kâlû Belâ zamanında Rabbimize verdiğimiz sözde duran kimseleriz. İnşâallah son nefesimize kadar da bu sözümüzde durmaya devam edeceğiz,........................Evet. Değerli arkadaşım varoşları hiç sevmem o sizin tercihiniz ama bir gerçek var,Her doğan, İslâm fıtratı üzere doğar. Sonra onu, anası - babası (yakın çevresi) Yahudî, Hıristiyan ve Mecusî yapar,
Evet Allahu alem benim size vermiş olduğum nimetlere şükredin diye çağlar değişiyor bilim ilim yüksek düzeyde tabi tel telefon iletiler internet ortamı e bunlarda nimet bu gün sanal alem denen bu günün teknoloji imkanları ile her türlü melanet işlenmekte gerçekler bu efendim .....
Bizler,Cenab-ı Hak, ruhları yarattığı zaman, (elestü birabbiküm) buyurdu. Ruhlar da (bela) diye cevap verdiler.Ruhlarımızın "Evet" dedikleri zamandan beri müslümanım) demektir,................................Evet
Allah dünyayı ve içindeki varlıkları yaratmadan evvel, öncelikle gelmiş ve gelecek bütün insanların ruhlarını yaratmıştır. Bunları ruhlar âlemi denilen bir âlemde bir araya getirmiştir. Daha sonra hepsini birden huzurunda toplayarak kendilerine hitâben:
Ben sizin Rabbiniz değil miyim? diye sormuştur.
Ruhlar da: Evet, sen bizim Rabbimizsin, diye cevab vermişlerdir. "Ancak sana ibâdet eder, senden yardım dileriz" demişlerdir. İşte bu konuşmanın vuku' bulduğu zamana, Kâlû Belâ denir. Allah daha sonra insan ruhunun bu sözünde ne derece samimî ve doğru olduğunu ortaya çıkarmak için, şu dünyayı bir imtihan yeri olarak yaratmıştır. Ve her bir ruhu ayrı bir bedene yerleştirerek, onları belli zaman aralıklarıyla şu imtihan meydanına göndermiştir. Böylece insanın önüne iki yol açılmıştır: Ya akıl ve iradesini iyiye kullanarak Kâlû Belâ'daki gibi Allah'ı Rab tanımakta devam edecektir. Yahut da iradesini ve aklını kötüye kullanarak Rabbini ve Allah'ını inkâr edecek, O'na kulluktan kaçacak, şeytan'ın yoluna sapacaktır. Allah'a sonsuz şükürler olsun ki, biz Müslümanlar, Kâlû Belâ zamanında Rabbimize verdiğimiz sözde duran kimseleriz. İnşâallah son nefesimize kadar da bu sözümüzde durmaya devam edeceğiz,........................Evet. Değerli arkadaşım varoşları hiç sevmem o sizin tercihiniz ama bir gerçek var,Her doğan, İslâm fıtratı üzere doğar. Sonra onu, anası - babası (yakın çevresi) Yahudî, Hıristiyan ve Mecusî yapar,
Evet Allahu alem benim size vermiş olduğum nimetlere şükredin diye çağlar değişiyor bilim ilim yüksek düzeyde tabi tel telefon iletiler internet ortamı e bunlarda nimet bu gün sanal alem denen bu günün teknoloji imkanları ile her türlü melanet işlenmekte gerçekler bu efendim .....
yer doğasına çare olmak istiyorum kum fırtınası ile çöllerde kalmasam kalbine yer bulup girmek istiyorum gücü dermanı kendimde bulursam
sevgili kardeşim dost yüreğini güzel değerkli kalemini alkışlarımla kutluyorum çok güzel bir şiir okudum dileğim bulabileceğin bir sevgi istasyonu oluur tebrikler.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.