Canımı acıtan düşlerimin ağırlığı sen olmadığın için
canımı acıtan düşlerimin ağırlığı sen olmadığın için
ve ağırlığımca taş duvar hayal iki büklüm seniz bir ben hangisi daha ağır sensizliğin mi yoksa bensizliğinmi bu gece senden kaçamak istedi düşlerim kirpiklerime buz düştü dondu sana bakan geçmişim daha dün genç bir kızdım ne çabuk ak düştü şimdi üç çocuklu orta yaşın üstünde bir kadın duruyor aynanın diğer karşısında gözlerine hüzün sinmiş ellerinde soğan kokusu ve üç sıfır yenik anladım ki tüm gitmeler senden kaçmakmış öfkemin sarnıcından sarkan senin gölgenmiş ve tek kurşun sıktım seni bana anımsatan anılara şizofreni bir ruh haine dönüştü öfkem sonra boynumu uzattım giyotine ruhumdan azat ettim seni bu gece korkularımla yüzleştim sen olmadan ben olmayı da öğrendim artık ben de büyüdüm ve sen olmadan da nefes alacağımı öğrendim çözdüm efsunlu sen olan yıllarımı senle dolu anılarım yıllarımı mercan yalnızlığıma sakladım kucağımda bir demet bahar ile gülümsedim kendime sonra iki büklüm efsunlu kaderimin iplerini çözdüm sonra yumak yumak sana sarıldım sen ise yoktun anladım ki tüm gitmeler senden kaçmakmış ben gittim sen kaçtın mahmudiye düzkaya |