Küvöz
susar dil konuşmaz
zincirlidir duyulamaz gözlerinde birikir tabular sızar titreyerek inceden sarsar bedenini çaresizlik sakatlanmıştır umutları bastonunda tahta kurusu inanmışlığı tenine değen acı ipek kısa kollu buhranlarında uzun kollu bilezikleri sırtında kambur önceden öngörülmüş adımları ne eli değer geleceğe ne gözü eğer geçmişi çöktürür bakışlarını ne sağa bakar sola kapalıdır pencereleri ne sola bakar sağa kelepçelidir kapıları uzaktır gökyüzü mazaallah gökten ahlak yağar önünde uzanan mizansen gibi yere oynar arzularının yüzgörümü perdesini odalarında gezer özgürce sokaklara çıkmış gibi duvarlarında örülüdür vitrinleri aynı evin içinde aynı mizansende döner durur o öğrenmemiştir yürümeyi yürütülmüştür o görmemiştir uzağı gösterilmiştir önceden uçması öğretilmiş kuş gibi bedeni taburcu yaşar ruhu küvözde susar susar dil konuşamaz zincirlidir duyuramaz Mayıs 2006 |
Küçük bir not; şiirin başlığını küvöz diye düzeltirseniz.. sanırım gözden kaçmış.