" Kahvesi solmuş bakışlarımı kurcalama "Salaş bir meyhanede gözlerim yalpalar, Detone olmuş güvercinler eşlik ederken Bütün hüzzam şarkılara Hüzünler, siyah elbiseleriyle gömülür Ankara da Anason kokunca Rüzgarlı sokak, Saçlarım takılır kaldırıma, düşerim Rujlu izmaritler farkındadır sarhoşluğumun Ve bir de cesedimi yıkayan o fahişe kadın Sol göğüs cebinde unuttuğum, Kahvesi solmuş bakışlarımı kurcalama Sahi neydi adın senin ? Hangi kaldırıma kokumu düşürmüştü kirli ellerin ? Bana küfrettiğin zamanlar bu şehir, Mütemadiyen boynunu büküyor Bütün sevişmeleri ifşa edilmiş Bir aşkın kurbanıyım ben Seni çok sevdiğim için özür dilerim Ama olsun Rüzgarlı sokak bana öfkelenir, Ben Rüzgarlı’ya yine de anlamsızca gülerim Üşüdüğüm vakitler Ankara’nın yldızlarına sokulur bütün düşlerim Ay ışığı tükürürüm pembeleşmeyen yüzüne Ve bir şair kendi şiirlerini tekmelerken Bahşiş niyetine aşk dağıttığın günleri unutma Tımarhanelik ettiğin, Bir kaç damla göz yaşı gönderiyorum sana Her ağıt sonrası, Siyahın her tonundan beliren gökkuşağına aldırmayasın Sanırım bugün yarın ölürüm, ihanetlerinin ağırlaştırdığı Cesedimi bir tek sen kaldırmayasın Hüzünler,yine de siyah elbiseleriyle gömülür Ankara da Anason kokunca Rüzgarlı sokak, Saçlarım takılır kaldırıma, düşerim uytun ........... |
Ağır bir havası var bu Ankaralı şiirin
Tebrikler.