ANNE, DUYUYOR MUSUN SESİMİ..?Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Güneş yine batar güzel bir çiçek açarken ,
Renk beyaza döner oysa sen siyahta yaşarken !
Kadın çok uzaklara bakarken
Bir süre daldı buğulu gözleri Karşısında deli mavi Marmara Göz alabildiğince evlerden süzülen ışıklar Gece gökdelenlerden saçılan rengarenk yansımalar Gözlerini kamaştırdı Demir atmış gemiler Issız balıkçı tekneleri Geceye teslim olmuş insanlar Küçük bir zerre gibiydi Yüzüne vuran hüzünlü serinliği hissetti Oysa ki umutları gökyüzü kadar uçsuz bucaksızken evrene sığdıramazdı Bakışları donuklaşırken alacakaranlığın ikinci yarısı Vakit sabaha karşı Önce çok sevdiği yıldızlarla vedalaştı sonra hayalleriyle Kirpiklerine asılan çiğ taneleri bütün benliğini sararken Derin bir iç çekti Leylim zamanların kar efruzu soluksuzluğunu kucakladı ve yüzüne yerleşen masum ifadeyi Sahiplendi sessizce Tan yeri ağağırken yeni güne el salladı Ne kasırgalar koptu Ne gemiler yaktı Aheste adımlarla uzaklaşırken Küçük dünyalılara bir mesaj bıraktı Dar geliyor koca kent size Büyütün bir an önce Lakin kimse onu anlamadı anlayamazdı.. Ve Kendi suslarına kapandı Kabına sığmayan evreniyle Dolup dolup taşarken ,söyleşti kendiyle Acaba başka hangi gezegende hayat vardı ? Kalemi, kağıdı aldı yazdı, yazdı İhtişamlı bir esere mütevazi ruhundan izler bırakırken Sadece gülümsedi Vakit gelmişti Hazırdı şimdi Yaşanmış bir hikayeydi Anne, duyuyor musun sesimi..? HAZAN |