5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2738
Okunma
ben bir erik ağacıyım
yeşili giyinirken öğrenememiş çiçek açmayı
meyvesizken taşlanan
kalkıp size gelirken akıp geçtiniz yanımdan
kırarak sürgün dallarımı
ben bir kavak ağacıyım
bir ucum yere saplanmış
bir ucum taaaaa dağ başında
üzerimde ötmeyen ağustos böcekleri
duymadınız telaşlı uzarken sesimi
ben bir çınar ağacıyım
çırılçıplak teniyle birikmiş anılardan korkan
asırlara gömmüş gözlerini
gövdem direnirken ayakta ölmeyi
sevgisizlik eskitir beni bakarım geçmişime
ben bir badem ağacıyım
acı fırtınalara göğüs geren ağarmış yapraklarıyla
körfezde bekleteni bekleyen
kendi kendine kurumasını bilen
yağmur damlasından sızanları biriktirmeden
ben bir meşe ağacıyım
kuş toplama mevsimlerinde üstümden geçer sürüler
konar baltalı insan siluetleri korkularıma
ölümüme tanık oldunuz
beslenirken ısınan sobanızda çıkan kıymık seslerimden
ben bir salkım söğüt ağacıyım
gölgem kendi etrafımda
korkum sarkarken dağılmış her yanım
taranmamış hüzünlerdeyim
sadece gövdeme kazıdınız silinmez isimlerinizi bırakıp giderken
*
Serdar San - İzmir , 9.5 .2006