elvedayine suskun sesim çığlıklarıma aklım harabe uykusu bölünmüş gecelerimde ihtilal yaptığım düşlerim yara bere tırnak diplerimde çocukluğum ağır yaralı içimde renkleri vurulmuş binlerce uçurtma var sen şairini arayan yarım kalmış bir şiir satırlarımda devrik bir cümle ve söyleyemediğim notasız bir şarkıydın dilimde bu gece de her gece gibi ne çok yarım kaldık sabaha bil ki ben gözlerinde doğdum derinliğinde soluklanıp pınarlarından kana kana içmiştim hayatı oysa şimdi gözlerime sen öğrettin ağlamayı söyle şimdi hangi şehre sığınırım bakışların emanetken gözlerime hayat kül taşıyan ateşiyle azalıyor içimde saat şimdi yokluğunun kaçı bilmem ama belli ki bizi bizden çok olmuş geçeli kaç adımdı yokluğun sayamadım attığım her adımın bir yanı yangın bir yanı da ölümdür sevgili şimdi içimde iz taşıyan her acıya diz çöküyorum bir elimde yokluğun bir elimde kurşun sensizliği üzerime giyerek gidiyorum elveda... İlhan Aşıcı |