SAHRA'NIN BÜYÜK SIRRI
Fenike Roma Bizans Arap Osmanlı rüzgarlarının etkisinde kalan bu ülke bol palmiye ağaçlı bulvarlarından faytonlarla gezmek isteyenlere Avrupa şehri hissini verdiriyordu
harika iki katlı bir eve girerken annesinin istediği renk koltuklar yerde serili el dokuma kilim ler bir dolu yumuşacık minderler bir dolu resim rengarenk bir yerdi hele balkon tüm mavi ve yeşili sunuyordu tüm görselliğiyle şimdi ya Merza şu an ne yapıyordu acaba?sen yerleşirken ben alışveriş yapayım dedi,kadıncağız tedirgindi,her şeyini bırakıp geldiği bu yabancı ülke onu bir hayli ürkütmüştü aslında,Arapça Fransızca hiç bilmiyordu,ingilizce çat pat konuşabilirim dedi,buradada aksi gibi genelde ingilizce konuşulmuyordu oğluna seslendi sen bu kızı çok mu seviyorsun ? ülkesine gelecek kadar,işini bahane edip her şeyden ayrıldın,kim bu kız?evlenme hayali kurma bence evlatcım,o daha okuyor ve kültürlü bir aile yabancıya kız vermeyebilirler,her şeye hazır ol bence acele etme bekleyeceğim anne gerekirse mahşere kadar,ya o ya da o,,yapılacak bir şey yok SAHRA’NIN BÜYÜK SIRRI Çölün o görkemli koskoca kapısı Dauz açılınca bir saray çıkacak önüne bin bir gece masallarını saklayan asırlık kara trenin acı düdüğünü duyacaksın uzaklarda işte Selja kanyonlarının büyülü sunumunda başın dönecek belkide sendeleme o anda o güçlü akan ırmakların kazdığı vadiler işte oraya doğru dik yamaçlara doğru baktığında gizli bir göl göreceksin en aşağılarda su altı akıntılarında akıl almaz şekiller başın dönerse korkma o derin vadiler yankı yapacak adımı bağır beni çağır olanca gücünle daha sonra anlayacaksın beliren kınalı nakışlanmış eller en zarif hareketine suların sesinde sarılınca SAHRA’NIN EN BÜYÜK SIRRI KUMLARIN ARASINDA ISINIR KIZAR YAKAR TA Kİ GÜNEŞ ÖĞLENİ BULUNCA TUNUS’LU MERZA’NIN AŞK HİKAYESİ |