EY GÖNÜL !Pervaneysen bu aşka yanacaksın ey gönül ! Kül olmayı maharet sanacaksın ey gönül ! Ağlamak da nedir ki kanlı göz yaşı döküp İki büklüm olacak hattâ kan kusacaksın Ciğerini yerinden kendi elinle söküp Feryadım duyulmasın diyerek susacaksın. Hiç farkı olmayacak gündüzünün geceden Uykuyu haram bilip divane gezeceksin Beynin isyan edecek her vakit düşünceden Saçlarını yolacak kendini üzeceksin. Hüzün adres bilecek yurt tutacak sineni Bomboş kaldırımlarda yalnız yürüyeceksin. Sıka sıka dişlerin sızlatacak çeneni Attığın her adımla sen de eriyeceksin. Teselli arayacak umut görmeyeceksin Bir taşkının selini andıracaktır hâlin Yaşamanın keyfini bir gün sürmeyeceksin Bir yangının külünü andıracaktır hâlin. Çektiğin acılarla halden hale düşecek İçin kan ağlıyorken etrafa güleceksin. Dinlediğin her şarkı bir yaranı deşecek Sadece bir gecede bin kere öleceksin. Sonu gelmeyecek hiç düştüğün uçurumun Sağa sola çarparak un ufak olacaksın Göreni ürpertecek perperişan durumun Böyle göz göre göre sararıp solacaksın. Şikayet edemezsin sızlanamazsın asla Ateşlerde gönüllü yürüyen değil misin? Her dakikan her ânın dolmuş olsa da yasla Kederini peşinden sürüyen değil misin? Hicap duymayacaksın bilirim bu çileden Nesimi’ce derini yüzecek bu aşk senin. Bir mukaddes duyguda arınmışsın hileden Yakacaksan yakarsın; saray senin köşk senin.. Pervaneysen bu aşka yanacaksın ey gönül ! Kül olmayı maharet sanacaksın ey gönül ! Hasan Hüseyin YILMAZ |