DESPOTŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Uğur Kepekçi
10 Ocak 2014/Yeni Mesaj Gazetesi Gerçek Atatürk’ü Prof. Dr. Haydar Baş yazacak Mustafa Kemal Atatürk hakkında bugüne kadar bilinenlerin ve söylenenlerin aksine bilgiler veren Prof. Dr. Haydar Baş, 4 Ocak 2014 Cumartesi günü Antalya’da düzenlenen aday tanıtım toplantısında Atatürk’ün hem anne hem de baba tarafından Ehl-i Beyt soyundan geldiğini, O’nun hem seyyit hem de şerif olduğunu açıkladı. Prof. Dr. Haydar Baş, çarpıcı açıklamalarını şöylece dile getirdi. “Atatürk’ün jandarma istihbarat subayı olan Mehmet Rıfat Efendi’nin torunu Meriç Tumluer’in belgelere dayalı olarak ifadesini naklediyorum. Atatürk hem anne hem de baba tarafından Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’in soyundan gelmektedir. Rivayetlere göre Sarı Saltuk, Peygamber ve Hacı Bektaş neslinden gelen Türkmen bir er olarak bilinir. Bu erin şeceresi bizzat nakibül eşraflık kayıtlarına geçer. Atatürk’ün annesi Zübeyde hanımın soyu yörüktür. Molla Zübeyde Annemizin ailesi Fatih döneminde Karamanoğlu Beyliği’nin yıkılmasından sonra 1466 Balkanlarda fethedilen yerlerin Türkleştirilmesi için göç ettirilen ailelerdendir. Yani Balkanları irşat etmek için, Müslümanlaştırmak için gönderilmiş ailedir. Hem Molla Zübeyde hanımın soyu hem de eşi Ali Rıza efendinin soyu Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin efendilerimize dayanmaktadır. Yani Atatürk İmam-ı Ali’nin soyundandır.” Prof. Dr. Haydar Baş, Atatürk hakkında bilinmeyen, saklanan ve çarpıtılan bilgilerin gerçek olanlarını kendisinin ortaya koyacağını ve bu konuda kitap da yazacağını şu şekilde dile getirdi: “Şimdi inşallah bizim Atatürk’ü tanıtacağımız kitabımız Türkiye’de ve dünyada devrim yapacak. Gerçek Mustafa Kemal Atatürk’ü yazmayı inşallah Cenab-ı Allah bizlere nasip edecek.” Prof. Dr. Haydar Baş’ın bu açıklamalarından sonra Mustafa Kemal Atatürk’ün yıllardır Türk Milletinin gözünden düşürülmek istenmesinin, akıl almaz iftiralarla gerçek kimliğinin saklanmasının asıl sebebini şimdi daha iyi anlamış olduk. Asırlardır Ehl-i Beyt soyuna ve onu takip edenlere yapılan zulüm ve iftiralar neyse; Atatürk’e de bundan farklı şeyler yapılmamış. Yıllarca İmam Ali(as) ve soyuna yapılan, hutbelerden dahi lanet okuma gibi Atatürk’e de yıllardır küfür ettiler, dinsiz dediler, soyunu lekelemeye çalıştılar. Milletimize de bu yalanları bal gibi yutturdular. Prof. Dr. Haydar Baş yazdığı Ehl-i Beyt külliyatıyla nasıl Ehl-i Beyt hakkındaki saklı kalan gerçekler meydana çıktıysa; yazacağı kitapla da Mustafa Kemal Atatürk hakkındaki gerçekler meydana çıkacaktır. Böylece Türk Milleti gerçek atasıyla tekrar buluşacak, tekrar barışacak; “Atam, emanetini koruyamadık, seni anlayamadık, ne olur bizi affet” diyecektir. Bu gerçeğin de meydana çıkması Prof. Dr. Haydar Baş’a nasip olacaktır inşallah. Rabbim Onun ilmini, irfanını, hayrını, nasibini artırsın; bizleri de Ona dost kılsın. Âmin.
Mazi hep yarım kaldı, felsefi mirası kıt
Her şey tersine muhtaç, erkek ile kadın zıt Ak karanın varisi, tahtı devralır hükmen Devamlı döner devran, gök kapansa da çıt çıt. Taş, tahta bile döner; görünmez molekül çok İlahi kudret şaşmaz, hedefe gider her ok Su, ateş hava, toprak; durmadan döner zerre ATATÜRK çok dindardı, kitap çok, okuyan yok. Bilgi pazara çıkmış, gerçeklerle kol kola Bir tek yalan karşılar, haykırır sağa sola Fantastik vaatlerle, kandırır tüm herkesi Doğruluk yalnız kalmış; tek kul girmemiş yola. Despot zavallı çoktur, tepeden bakar gözü Kibirlenir durmadan, iddialıdır sözü Küçümser insanları, aşağılar masumu ATATÜRK’e düşmandır, Yezid’tir soysuz özü. |