HAYIRLI CAN(LAR) I ve II
Hasta hasta
bir bardak su verdi evlâdım nasıl makbûle geçti nasıl diyemem sonra sordu halimi hatırımı iyi oldum sanki birden Kokusuna hasret yüzüne hasret seyrettim dua ettim şükrettim sevindim Ömrümden eksik olmayasın oğlum canın gam yükü görmesin ellerin dert ayakların zahmet yüzü görmesin oğlum Canımsın İyi ki varsın İyi ki evlâdımsın... Mehmet’ime Sina’ma Mehmet Sina’ma İlk göz ağrıma... * * * * * * * HAYIRLI CAN(LAR) II Hayırlı can mışsın oğul güzel insan mışsın oğul ben kızdım sen küstün sen kızdın ben anlamadım Neler dedin kim bilir ben duy(a)madım Hata ettim ihmâl ettim ayıp ettim ama ne olursa olsun seni sevdim seni hep sevdim hep severim Kara kara gözlerinle bir bakarsın da bana nasıl yakarsın içimi nasıl dökersin hatalarımı bir bir A ha işte Allah var Canım canındır kanım kanın Neyim varsa helâlinden öz malındır Senin bir günlük rahatlığına ben bir ömrümü tez feda ederim Boyumdan büyüksün şimdi oğul Kendi gönlüne yüksün şimdi oğul Yaşadıkça ben duam eksik olmaz ardından kokusuna kurban olduğum kara kaşlım kara saçlım kara kara bakışlım aslanım evlâdım Mehmet’im Sina Efendim Koca koca ellerin sığmaz avucuma şimdi sen eğilmezsen öpemem bile yanaklarını Ama gönlüm büyüktür hamd’olsun alırım sararım saklarım seni ömrümün son demine kadar yük değil keyif olursun şan şeref olursun Ahmet Sadi’m ve sen Allah’tan bana iki hediyesiniz Hasan Hüseyin’i gibi Ali efendimizin gönlüme çifte elmas küpesiniz ikiniz... 3 Ocak 2014 Cuma akşamı |