..ve ne zaman karanfil koksa tenin yanardı dudaklarım
terlerinde hüzün kokarken bebeklerin, biz ağlardık anneler ağıt çekerdi tesbihlerinde
gözlerimde kırmızı yüreğim kahverengi dağ başlarında duman vurulurduk yüzümde tütün kokusu ta eylülde donardı türküler kanardı dudaklarım üşürdük biz her eylül sarılıp birlikte üşürdük ...
güftelerde sonbahar yanıkları avuçlarımda acıların açtığı çığır üstümüzde isyan kokan dağ türküleri
sırtımızı yol bildi rüzgarlar düştük dağ başlarında alıç yalnızlığı içimizde çocuksuz park sessizliği yağmur sarındı saçlarımız sisli ağıtlar döküldü yanaklarımızdan öldük hüzzam makamında
oysa gemiler geçerdi Mermerli’den mavi bir ay ışığı öperdi dalgaları Düden içini dökerdi Akdeniz’e sokak kedilerinde bir ayaz telaşı sığınırdık Üç Kapı’dan Kaleiçi’ne umuttu
ve sen geldin aralıktı ellerinde küs çiçeği yanında kasvet bakışlarında martı çığlığı nereye sürüklendiğini bilmeyen dalga gibi
hiçbir bahar, neon ışıklarıyla yazılmazken isimlerimiz biz kimin umurundaydık
ve sen bilme çocuk sensizlikte Tophane Meydanı’nda dilendiğimi Yenikapı’da gecelerimi ölüm rengiyle boyadığımı, sen bilme şimdi gelip beni aşkla aldatma çocuk
… ki Bey Dağları’nda ki kar kadar temiz değildi hayat
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
vurulurduk yüzümde tütün kokusu şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
vurulurduk yüzümde tütün kokusu şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
yüreğine sağlık.kalemine teşekkür.....