Rize ve Gülüm
Rize...
Gönlümün hem demi, Sağanak yağmurların kenti... Ben Karadeniz’in hırçın uşağı, Bir seni sever,birde sıcak bir demlik çayı Hırçın Karadeniz"in en asi kıyısı Sen yüreğimin hiç bitiremediğim şarkısı... İçinden çıkan şaire kulak ver, Bak ki neler duyacaksın. Ağız dolusu haykırışlarımı Süt döken kedi gibi susacaksın. Sevdiğimin adını yazarken dağına,taşına Aldırış etmedin hüznüme,gözyaşıma. Her gelenin benden bin gittiği yerde, Bir ben kaldım yine seninle bir başıma. Ve, Ve sen... Sen Gülüm... Gidişinle göz pınarlarımı kurutan, Benden bihaber kalan, Aklımın iplerini dipsiz kuyulara salan SEN..! Ve, Ve ben... Ben Gülüm... Ah,ah sana vurdun Gönül... Bir duyabilsen beni. Duymasan da, Yürek tınım,fısıldar kulağına rüzgarla. Anlarsın o zaman benim benden geçtiğimi, Senin yokluğunda neler çektiğimi, İşte o zaman anlarsın Beni... Gülüm; Burası RİZE, Senin hasretine Vuslat’im, Günü gününden kara, Burada bir sana hasretim, Bir de gelmeyen bahara... |
İyi ki uğramışım, Rize'nin beni hayal kırıklığına uğratmayıp yüzümde gülümsemeyle uğurladığı gibi gibi Rize' ye ait şiirinizden de gülümseme ile ayrılıyorum ve beğenilerimi sunuyorum şiire dair.
Dostlukla ve saygılarımla