vefatam dönemeçlerine düşerdi ay fırat yanar sen ağlardın dili hep yalandı eşkiya artığı kocanın ha doyduk ha doymadık derdin kulübende satı kadın ödünç aldığın tavşan ödleriyle yaşardın keteninde düğümlüydü bütün çocukların kaf dağları sarım sarım umut umut ne masallar dökmüştü çalı diplerine tuz yolcuları bir gülücüğümüze her gün batımına biriktirir toplardın aziziye tabyalarına yapışmış duvağın ne al bağlamışsın ne de yeşil erzak gelini ağzı mühürlü seklemlerin altında kalmışsın hikâyeler örürsün kirmen kirmen sönük yıldızlardan yumağın fıratın şahiti deli hayyamın beyiti düz ovalar yakışmamış sana son mekanın neden derin vadilere kazmadılar ezberinde kalmamış mı kimsenin çakır gözlü deli gelin diye yazmadılar kasım |