ŞAİR'İN HEVESİ
1
Ne fena şey şu şairlik hevesi, Ha deyince olunmuyor ki! E şair olamadan da ne zevki kalır dünyanın? Şöyle yare bir dörtlük yazıp, Üstüne bir sigara yakmadıktan, Deniz kenarında çayını yudumlamadıktan sonra, Ne anlamı kalır yaşamanın? Madem şair olamıyorsun, Bari şiirden anlayan dostlar edin! Çınlat kulaklarını Orhan Veli’nin... Beykoz sahilinde otururken de ki: ’Şair olamadım ama , şairin hasını tanıdım. Bu da yeter...’ 2 Hep omuzlarımda şu şairlik yükü! Ne bırakabildim bir kenara Ne de taşıyabildim tam hakkıyla... Velhasılı kelam şair olamadım ama Şiir denen illeti çok sevdim. Hem de çok sevdim... 3 Çoğunlukla param olmadı benim, Çok şık kıyafetlerim... Yahut çok pahalı restaurantlara gitmedim. İyi şarap nerede içilir bilmem mesela... Ama bunlar da dert mi ? Şairler tanıdım, Mezarlarında tomurcuk güller açan... Çok kıymetli şiirler okudum. Okudum okumasına da, Kıskanmadım da değil hani! Yahut bir şiir yazdım, Şöyle en kıyağından... Al işte ne dert kaldı ne keder, Ne de geçim kaygısı. Bak gördün mü? Bir şiirlik kahrı varmış şu koskoca dünyanın. Onu da yazdım gitti ! Şimdi korksun bu dünya, Bu mutlu şairinden... |