Sustuk
Belki de karar veremediklerimizdir, vazgeçemeyişlerimiz.
Büyük kentlerde, Kalabalıklaştığımız da telaşlarımız oluyordu aslında diğer sıradanlıklar. Biz ne kadar büyürsek kentte o kadar büyüyordu, Mutsuzlukları ve mutlulukları ile var edebildiğimiz kadar büyük, Sıradan sayılabilecek kadar küçük telaşlarımız oldu. Geçtiğimiz her kaldırım biraz daha iz bırakıyordu adımlarımızda, Biz bu adımları avuç, avuç taşıyorduk oysa geleceğimize. Büyük kentlerde ne zaman yağmur yağsa güneşin yerine, Islanıyordu kaldırımlar biz ayak izlerimiz silinmiş gibi yapıyorduk her yağmurda. Biriktirdiğimiz ne varsa taşıyorduk diğer ayrılıklarımıza, Her seferinde başka bir anlam yükleme telaşımız vardı bu sıradanlığa. Alışkanlıklarımız vardı büyük kentlerde, Çocukluğumuzdan kalma gülümsemeler yüklendi küçücük omuzlarımıza. Taşıyamadık, ağır geldi hep sustuk. |