Sonbahar Sessizliği
Sanki az önce akşamdı gözlerin ne zaman gittin
kaç dakika geçti yada kaç asır bilmiyorum Hatırlıyorum çocukken oynadığımız mahalle oyunlarını akşam üstleri saklambaç mesela saklandığım yerden alelacele çıkmalarımı hatırlıyorum bulsunlar diye bir an önce beni Çocukluğumdan beri aşırı korkularımı, aşırı sevmelerimi çünkü çok sevmek kaybetme korkusuyla ilişkiliydi ben istemedim, anlaşılan herkes bu yüzden bırakıp gitti beni Sen geceleri başucumdaki bir bardak su gibisin seviyordum seni kaybettiğim gibi bütün sevdiklerimi biliyordum sana göre sebepli bana göre sebepsiz gittiğini gerekenden fazlasını ihtiva ediyorsa bilmek acıtıyor insanın içini içimin aykırı sancısısın sen yani acıtıyor bilmek, gidişin gibi Şimdi bir şeyler çok fazla sanki çok fazla ölüm çok fazla şarkı her şey çok daha eski gibi Gitmek düşüyor belkide payıma sarıp sarmalayıp bir sigara kağıdına sonra ardından biraz da yağmuru yürüyüp gitmeli yaprakların üzerine basa basa sarı bir sonbahar sessizliğini... Meryem Akyıldız |
Güzel öykülendirme idi sevdalıktan kalanların şiirsel izdüşümü..Sevgimle...