YÜZ AKIM
Kırk yıllık bir sevdayı tarif etmez bu sözler,
Bin şiir yazdım yine kifayetsiz bir bilsen. Bu kul öyle çaresiz yazmaya tarif bekler, Neyle ifade etsem ilahi bir aşk’sın sen.! İlahi aşk tarife yetmez eksik kalırsa, Daha öte bir mana içini doldurursa. Kırk yıldır her an arar bu kul bir gün bulursa, Cennetten yeryüzüne gönderilmiş nur sun sen.! Mevla her seher vakti yer yüzüne nur saçar, Bir nurdan bin bir çeşit her renkte çiçek açar. İnsan gözü kamaşır çaresiz kalır düçar, Nur ışıktan çiğ düşmüş daldaki bir gül’sün sen.! Bir gül kâinattaki çiçeklerin has’ıdır, Has çok güzel demektir güzelin alâ’sıdır. Gül aşkı şol Cennetin en tatlı meyvasıdır, Kokusuna tat katan kaynaktaki mis’sin sen.! Bu yürek bin kokudan senin kokunu alır, Eşi benzeri yok ki nerede olsa tanır. Yürek bir kez koklamış onun zihninde kalır, Her yürek eşin arar bu yürekte Şems/sin sen.! Şems dediğim güneştir her yüreğe gün doğmaz, Bu kulun yüreğini başka gün aydınlatmaz. Nur ışığın olmazsa yolun yönün bulamaz, İlahi aşk yolunda pusulamda yönsün sen.! Ne desem bilmiyorum desemde demesemde, Aşkın bir tarifi yok yazıp çizemesemde. Bu kul "Araf" der aşka yerini bilmesemde, Araftaki yüz akım bu kuluna yar sın sen.! Kul TİRYAKİ bak yine bir tarif yapamadı, Söz yine eksik kaldı içinden çıkamadı. Meramını bir türlü yazıp anlatamadı, Sözün özü üç harfli can içinde can’sın sen.! 10 Ekim 2013 02.48 İstanbul |
Kutlarım kardeşimi.