biz insanların yanlışlarını düzeltebilmeleri için ve doğrularında da yanların da olmak için varız
insanoğlunun tenkit huyunun müptelası olduğu bilinir bazılarımızın da tenkitlere bir hedef tahtası olduğu da malum insan oğlu zayıftır mutlaka yanlışı olacaktır elbet acaba beşerler neden dolayı hep biri veya birbirlerini neden tenkite tabi tutarlar ki? tenkitin bir yararı var mı peki? yoksa sırf zarar vermek için mi kullanılır? tenkitin ön ve arkasında yatan esas gerçek sebep nelerdir? acaba tenkit nedir nasıl ve ne şekilde yapılmalıdır?
bir kötü amaç uğrunda yapılan tenkit bomba gibidir iki tarafa da zarar verir
insanın vahşisiyle iblis bile baş edemez büyüyüp giden bu sualler demetinin çok farklı soru ve cevapları vardır elbet ikili ilişkilerin daha iyi bir hal ve konuma gelebilmesi için kusurların fark edilip de kaidesince yerinde söylenmesinde fayda vardır ve lakin tenkitte ki yorum formatının karşı tarafa zarar vermemesi ve iyi niyetli olunması şarttır bu biçim içinde yapılan tenkitler de yanlışı revizyonla düzeltebilme amaçlı olmalıdır menfi tenkite odaklanan art düşünceli insanlar zamanla her konuda bir kabahat ve kusur arama tavrı içine adapte olurlar bu türlü tenkitin bir huy ve yaşam biçimi olaraktan yapıldığı da sık sık görülür genelde yıkıcı tenkitlerin gerisinde hissi ve nefsi garezler içerdiği malumdur çıkar çekememezlik rekabet ve kıskançlıklar gibi ve bu durum hasetlik içinde ki bu kişide daima tenkit yapma alışkanlığı doğurur bu tür durum da tenkite maruz kalan hususların amacında tashih gayesi taşımayıp ve iyi niyette barındırmadığı için her iki muhatap da etkilenir ve bundan da çok zararlı çıkarlar
her tenkitin mutlaka bir bedeli olacaktır er geç ödemek durumun da kalınacaktır
bir de tenkitin yer zaman doz ve üslubu çok iyi ayarlanmamışsa yıkımın fazlalığı çok daha da şiddetli olur bireyciliğin bir hüner gibi kötü alışkanlıklar doğurduğu bu zamanda bencillikle beraber benlik de olağanüstü derecede göz önünde tutulmaktadır elbette “var olmak için alt etmek” veya “en başarılı olma” kuramıyla hep rakipler geçilmeye çalışılır bunda da layığı veçhile yapılması hak ve adaletin kollanıp gözetilmesi lazımdır kötü bir yöntemle tenkit edilip ve kişisel çıkarlar savunuluyorsa tenkitler de “kendini karşıdakinin mevki sine koyma - duygudaşlık” eksikliği vardır bir ruhiyatta ne çok problem vardır bilinir mi ki her şey öze biçilirken rakibinin ruhsal durumu neden hiç düşünülemiyor ki tenkite yoğunlaşanlar da devamlı eksik bir yön bulma dürtüsü galip gelir
ve çoğunlukla tenkit yapanın aklına çöreklenmiş olan “ben daha iyi bilirim - daha da iyi yaparım” fikri mutlaka vardır bu düşünce içinde başkasının yanlış ve eksik taraflarını çözmeye çalışır bu şekilde rakibinden daha iyi bildiğini sözde kendince kanıtlamış olur
ne kadar fikrin üstün gibi görünse de umulmayan bir fikir fikrine sultan olur
denilen her bir kelamın karşı taraftan bir aksi bir tepkisi mutlaka vardır ayna da önce kendi haline bakmalıdır ve bu akisler müspet veya menfi de olabilir bir kimse hakkında bir değer kanı biçmeden önce
neyi niçin ve nasıl eleştirdiğini ve bunun sonucunda olabilecek fayda ve zararları göz önünde bulundurmak şart ve gereklidir aynı zamanda bir soluklanıp iyi tartıp biçme de gereklidir olumlu ve yapıcı bir üslubun bulanamadığı değerlendirmelerde rakip tarafa kesinlikle zarar verebileceğimizi asla unutulmamalıdır tenkit daha ziyade tenkit edilen tarafta dargınlığa ve düşmanlığa yol açacaktır bu da karakterlerin zamanla birbirleriyle olan aralığının açılmasına sebep teşkil edeceği aşikardır her bir şeyi kırıcı bir şekilde ve düşünmeden tenkit eden kişilerin davranışları daima sevimsizlik uyandırır en yakın dostlarının arasında bile yapayalnız kaldıkları çok görülmüştür kimse o kişiye bir sırrını veya bir derdini söyleyemez durum ve hale gelir buda onu yalnızlığa iter zira karşılığın da daima menfi bir hareketi mutlaka göreceklerini bilirler
art niyetli düşünce dimağı bozar bozuk bir dimağ da kişiliği bozar
art niyetli tenkit karşı tarafın öz güvenini de bitirir pasifleşmesine veyahut öfkelenmesine yol açar daima olumsuz söz işitenler de tenkit korkusu ile sakınmalar ve öz güvenlerinde tedirginlik başlar tenkit edilen kişinin içten içe öfkesinin artması halinde de arada ki tüm ilişki ve münasebetler bozulur bir şahsın veya camianın bir sürü hoş ve güzel tarafları olduğu halde sadece hatalı ve yanlış yönlerini ortaya koyma çabasına girmek gayretinde olmak bu durumun insaniyet ve adaletle de uyuşması da hiç mümkün değildir tenkit edilen muhatabın güzel yönlerinin fark edilmemesi ve bir destek görmemesi onda ki tüm iyi yönlerin zamanla azalmasına ve pasifleşmesine yol açacaktır bir insanda onca güzel yön ve meziyet varken bir kaç teferruata takılmak insafa tabi olması gerek değerlendirme ve yorumlarımız da niyet ve kullandığımız üslûp çok önemlidir rakip tarafın yaptığımız tenkitlerden fayda sağlamasında ki en önemli unsur niyettir insaniyetli bir durumla konuya yaklaşımımız da iyi niyetliliğimiz hissedilmeli rakibin bize tavır almasına sebep olacak söz ve hareketlerden kaçınmalıyız zira uyuyan devi uyandırmış olursun tenkitler ince bir yöntem ile yapılmalı bu şekilde hem yapıcı hem de pozitif davranmış oluruz hem de rakip tarafın algılarının açılmasına ve tenkitlerimizden kâr sağlaması için de faydalıdır
niyetleriyle daima ak pak olanların ufkun da hep açık bir yol bulunur
niyet ve üslubun iyi ve yapıcı olmadığı tenkitlerde ise hem o kişinin bizden uzaklaşmasına hem karşımızda olmasına sebep oluruz hem de düşüncelerimize karşı kulağını kapatmasına sebep olunur bir arada birlikte çalışanların birbirlerini eleştirmekte çok ihtiyatlı olması lazımdır eleştiren kişi başkalarının da eleştiriye başlamasına olanak ve yol açar bu konumda güven duygusu da darbe almış olur dedikodu ve yermenin artışına ve huzursuzluğun artmasına da sebep olur bu durumda beraber çalışma ve randıman alma ruhu zedelenir
etme tutma kulum bir gün senin de gelecek sonun er veya geç sana dönecektir elbet oynadığın oyun
art niyetli tenkitler de kişiler daima birbirlerinin kusurlarını görme içgüdüsü başlar kardeşlik ve dostluk güven ve arkadaşlık unsurları zarar görür hep eleştirmek hep itiraz etmek hep bir yakıp yıkma işlemidir bu bunlarda insanlar da bıkkınlık yaratır
âdemoğlu bir şeyi beğenmiyorsa daha mükemmelini yaptırtmaya azmettirilmeli herkes iyi biliyor ki yıkmaktan doğacaktır bir çok harabeler yapıp imar etmekle meydana gelir nice nice harika eserler velhasıl eleştiriyi özüne meslek edinmiş olanlar ilk önce öz zatlarını da nefis muhasebesine tabi tutmalıdırlar hep rakiplerini tenkit edip yerenler önce kendi kusurlarını düzeltmeli kendi hata ve kusur konusunda da aynı duyarlılığı hassasiyetle göstermeleri gerekir yapıcı olmak güzeli ve doğruyu teşvik etmek her zaman yüce bir harekettir güzeli gören göz çirkine tabi olmadığından yaşamlarından da haz alırlar hayatımıza bakışımızı buna göre ayarlayıp iyi niyetler içinde yaklaşırsak hem kalpleri kırmamış hem de yapıcı bir davranışla gönül almış olmaktadır
Yoksa çıkarız yoldan gizli gizli ve hiç affedilmeyen günahın içine sürükler bizi oysa ki kul hakkına yüce yaratan bile karışmamaktadır…
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Tenkit aleni olmamalı… şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Tenkit aleni olmamalı… şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
dersti anlatılan değerli dost ki her birimiz kendimizce bir şeyle buluruz mutlaka... insanlığa davet eden o güzel kalemini yürekten kutluyorum her dem saygımdasın şairim
Yaptıklarımız , düşündüklerimiz , söylediklerimiz....kendi cennet veya cehennemimizi burada yaratıyoruz . kısaca , her eylemimizi aynen karşımızda görüp yaşamadan ölmek yok . diye düşündüm okudukça sizi ve gönül sesinizi . saygı , selamlarımla.
üstadın çok güzel bir ders hazırlamışsınız biz aciz kullara. güzel insan olmanın faziletlerinden birisini şiir nesir karışımı bir eserle sunmuşsunuz. alınacak çok dersler var. özellikle nefis terbiyesi biz kulların yapması gereken en önemli davranıştır. Her zaman bardağa boş tarafından bakan olmamak gerekir. kaleminiz daim olsun
Değerli kardeşim.Harika bir yazıydı.Hele içindeki beyitler çok güzeldi.Şimdi bizde bir moda var.Kim güzel bir şey yaparsa o kör nefsimiz varya şeytanca araya giriyor ve bizlere olmadık tenkitler yaptırıyor.Biz diyorum beni koymazsam işin içine görüşlerimi doğru dürüst aktaramam.Eğer çok çirkin ve kırıcı bir tenkit yaparsak kibeni 3-4 gün önce feysteki bir sayfadan hanım şairin biri kovaladı.neden belden aşağı şiirini tenkit ettiğim için.Bu sefer ben kendim çıktım.Burada hatalıydım tenkit yapacağına okuma ,okudun yorum yapma.Kimse üstüne alınmasın diye kendimden örnek verdim.Aslında tenkidi hiç sevmem,yapmam ama şiirin şekli beni delirtti.bu yola itti.Defterde hemen hiç tenkit yapmam.sadece bazen noktalama kullanılsaydı daha güzel olurdu derim.Bazan bunuda es geçiyorum .çünkü,karşı taraFIN NASIL ALGILAYACAĞINI BİLMİYORSUN.Yapıcı tenkitler karşı taraf olgun olursa faydalı olabiliyor.Ama anlayışsızsa al sana bir kavga nedeni.Ben mümkün olduğu kadar mesajla uyarı yapıyorum.Tenkit başka uyarı başka.Benide uyarıyrlar ben teşekkür edip eksiğimi düzeltiyorum.Ama herkes bizim gibi değil.Mesela aylarca önce burada bir olay yaşadım.O olaydan sonra en az 5 tane taşlama yedim.Hiç karşılık vermedim.Çünkü verseydim daha büyük olaylar çıkacaktı.Allah'a havale ettim.Birisi kendisi hakkında o kişiyi şikayet etmiş ve yönetici sanki benim öcümü almış.Hiç bir zaman kimseyle artık tartışmaya girmiyorum.iş bozuksa engelliyorum olup bitiyor.Yahutta okusam bile yorum yapmıyorum.Tenkit kibar olmalı,kalp kırmamalı her nekadar yumuşak yapıyorsanda tenkit istemiyorsa o kişiye mesajlada olsa eleştri yapmamalı.Bak benim hemen 40 okuyucum vardı.bazı yumuşak tenkitler yaptığım için 30 kişi kaldı.Demekki uyarılmak istemiyorlar,bildikleri gibi yazsınlar.Aslında en güzel olan nedir kardeşim biliyor musun?Bir insan kendisini tenkit edebilmeli.işte bu nefsi durultur ve berraklaştırır.kişiyi olgunlaştırır.Çok harika bir yazıydı.kutluyorum .Favorime aldım ve puanım tam kardeşi,m.
Edebi Tenkit
Olgun bir düş sarmaşığı alnında Kafiyeler çerçeve, dizelerse baraka
Sözler çoktan terk etmiş bakışları Sandalın çevresinde hadi ordan kuşları
Çığlık sürekli hüzne gebe Bulutlar kirlenmiş yıldızlar talebe
Vazgeçemedi söz etmeye musalla taşından Öldü, yazamadıkları kesildi maaşından
Siz o zamanlar efkafta bile değildiniz Oysa biz
Sözlü edebiyat dönemindeydik Nişanlandık ve yazıyı öğrendik
Bir kelâmı tenkid etmek, içindeki kusurları ayıklayarak, sözdeki güzellikleri ortaya çıkartmak demektir.
Tenkid edene münekkid denir. Türkçe’de tenkid yerine kullanılan ‘eleştiri’, bir insanı, bir eseri, bir konuyu doğru ve yanlış yanlarını bulup göstermek maksadıyla incelemek şeklinde tanımlanmaktadır.
tenkid, kusurlu (ayıplı) olan bir şeye müdâhale edip, doğrusunun ve hatasız olanın ortaya çıkması yönünde bir düzeltme çabasıdır
ilk önce öz zatlarını da nefis muhasebesine tabi tutmalıdırlar! hep rakiplerini tenkit edip yerenler önce kendi kusurlarını düzeltmeli! kendi hata ve kusur konusunda da aynı duyarlılığı hassasiyetle göstermeleri gerekir...!
şairim öyle güzel anlatmışızsınız ki kutlamamak elde değil...
lakin münekkidler o kadar fazlalaştı ki, artık göz gözü görmez oldu...
ÜSTADIM; DOĞRU YAZILANA NE DENEBİLİR Kİ HER HALDE ŞAPKA ÇIKARILIR BENCE. GÖNÜL GÖZÜNÜZÜN GÜZELLİĞİ BİTMESİN.
biz insanların yanlışlarını düzeltebilmeleri için ve doğrularında da yanların da olmak için varız
&
bir kötü amaç uğrunda yapılan tenkit bomba gibidir iki tarafa da zarar verir &
her tenkitin mutlaka bir bedeli olacaktır er geç ödemek durumun da kalınacaktır &
ne kadar fikrin üstün gibi görünse de umulmayan bir fikir fikrine sultan olur &
art niyetli düşünce dimağı bozar bozuk bir dimağ da kişiliği bozar &
zira uyuyan devi uyandırmış olursun tenkitler ince bir yöntem ile yapılmalı
bu şekilde hem yapıcı hem de pozitif davranmış oluruz hem de rakip tarafın algılarının açılmasına ve tenkitlerimizden kâr sağlaması için de faydalıdır
niyetleriyle daima ak pak olanların ufkun da hep açık bir yol bulunur &
etme tutma kulum bir gün senin de gelecek sonun er veya geç sana dönecektir elbet oynadığın oyun
art niyetli tenkitler de kişiler daima birbirlerinin kusurlarını görme içgüdüsü başlar kardeşlik ve dostluk güven ve arkadaşlık unsurları zarar görür hep eleştirmek hep itiraz etmek hep bir yakıp yıkma işlemidir bu bunlarda insanlar da bıkkınlık yaratır &
Yoksa çıkarız yoldan gizli gizli ve hiç affedilmeyen günahın içine sürükler bizi oysa ki kul hakkına yüce yaratan bile karışmamaktadır…
tenkitler hiç olmasa mesela, bu kadarı da olmuyor elbette dikkat etmek gerek diyeceğim de dikkat etmek de değil sanırım her dakika dikkatle yaşanılmaz. adet olarak geliştirmemek gerekli bence yoksa dil kemiksiz habire söylenmek istiyor, ve kendisine göre olmayan konularda başlıyor bir seda gerekli gereksiz hemde el insaf! bazen susmayı bilmeli insan... tebrikler kaleme saygı ile...
Destan gibiydi hocam. Uygulamalarda o kadar çok sorun var ki... en güzeli her kimse ve neyse onunla beraber yürümek. ki bu da insanı insan yapan en ulvi değer değil mi. çilesini çekmek muhabbetin hem dostluğu hem de muhabbeti zirveye çıkarmaz mı?
kalbi selamlarımla.. kaleminize ve emeğinize sağlık.
Kişi önce kendini görmeli, sonra başkalarına söyleyecek bir sözü varsa kırmadan söylemeli.
Tenkit, eleştiri yerinde ve dozunda yapılırsa, bunu anlayan kişiye yarar verir. Bana yorum yazan arkadaşların, bu yüzden dürüstçe, kırmamak adına değil, şiirde ya da öyküde gördükleri kusur ya da yanlış kullanılan sözcükleri söylemeleri, beni uyarmaları bana onların gerçek birer dost olduğunu gösterir. Hz Ali" Bana yanlışlarımı söyleyenden Allah razı olsun." demiş. İnsanın kusurunu görüp bilmesi kadar da arflik olamaz.
Tebrikler dost,
Arkadaşlar şiir demişler ama bence bu okunası güzel ve anlamlı bir yazıydı.
Efendim o kadar doğru ki yazdıklarınız, o kadar objektif değerlendirmeler yapmışsınız ki konunun üzerine ben sadece teşekkür ederek , duymaya ihtiyaç halinde bulunduğumuz bir konuyu gündem yapmanızın çok anlamlı olduğunu belirtmek istiyorum.
Merhaba değerli kardeşim KADİR bey.. Öncelikle hayırlı cumalar diliyorum.. Değinmiş olduğun noktaları beğenerek baştan sona kadar okudum..Neresinden başlayacağımıda inan ki kestiremiyorum zira kafamda cevab üstüne cevablar yığılı duruyor.Sıralamak çok zor.. Öncelikle şöyle başlayalım...Eleştiri nedir..?..Karşı tarafın teziini çürütmek yanlış yada haksız olduğunu ortaya koymaktan ibaret midir..Peki bunu dediğiniz gibi kırıp dökmeden incitmeden kaçımız yapıyoruz yada uyguluyoruz..Bir zaman can ciğer arkadaş dost olmuşken birde bakıyorsunuz ki bir gün düüşman olmuşsun,peki buna sebeb nedir..?..Havadan sudan bahaneler,,,yalandan şahaneler...ki buda edebiyatta o kadar çok varki,yok şöyle yazdınız şurayı şöyle etseydiniz,yada bu cümlenin manası o değil buydu falan filan.. Kardeşim insan hayat eşiyle bile bir zaman sonra eski pembe hayallerin sevgilerin yerini sertlikler buğuzlar alıyor dikleşmeler başlıyor..Bu hayatın kaçınılmazıdır..ATALAR NE GÜZEL DEMİŞ BAL YİYEN BALDAN USANIR diye.. Meseleyi dağıtmadan yürümekte zor malesef..Asıl bunların müsebbibi ise SİYASİ AKTÖRLERDİR milletin bu kadar kutuplaşıp kamplaşmasına götürmeleridir. Çünkü siz sevmediğiniz insanı engellersiniz,sayfasına gitmez yorum yazmazsınız iş biter.. Ama siaset arenası öyle değil işte bu kırıcı sertlikler sert eleştiriler,dozajı kaçmış okjizene benzer yada öldürür yada felç eder o canlıyı.. İşte bizlerin şunu bilmesi gerekir saygı çerçeve içinde kalmayı beceremeyenler de böyle..Biliyormusun şu sitede kaç kişiyle ben küsüm,sayfamda engelli var desem ki 300 kişi inanmazsın edebiyatta değil tabi..FACEDE..sorun ne acaba ?..Dünya görüşü,bana saygı göstermeyen benden saygı beklemesin asla..Peki ben bölücü,kırıcı,sinir bozucu,halkı isyana teşvik babaında yalan iftira,küfür,çamur atma,küçük düşürücü ifadelere yer verdiğimi yazdığımı gören varsa isbata davet ediyorum... Adama böyle yapmayın diyorsun kes kesebilirsen sözünü ondan sonra.. Özetle şunu demek istiyorum..Acemi cerraha ver hastayı,,mefta olarak alırsın...Cahil din adamına ver camiyi bak milleti camiden nasıl dinden nasıl soğutur...Yıllarca ülkemiz böyle yönetilmedimi,bir sente muhtacız diye diye birde utanmadan tv lerde nutuk verdiler bize.. Ne demiş ATALAR AT BİNENE KILIÇ KUŞANIN ..EKMEĞİ EKMEKÇİYE VER BİR EKMEKTE ÜSTE VER ( FAZLA )vesselam bu sanal alemde böyle..Hayat iki satır yazı yazmayaı beceremeyenler ülke yönetme taktikleri veriyorlar..BAŞLAR AYAK AYAKLAR BAŞ OLDU..AYAK BAŞ OLUNCADA BAŞ NE YAZIKKİ .OKA BULAŞIYOR selam saygılarımlasın
Olur olmaz her şeyi tenkit etmeyi seven bir ulusuz ne yazık ki. Her birimiz bir doktor, bir avukatız.. Ben buna cahil cesareti diyorum.. Kaleme teşekkürlerimle..
bu durumda beraber çalışma ve randıman alma ruhu zedelenir
etme tutma kulum bir gün senin de gelecek sonun er veya geç sana dönecektir elbet oynadığın oyun
art niyetli tenkitler de kişiler daima birbirlerinin kusurlarını görme içgüdüsü başlar kardeşlik ve dostluk güven ve arkadaşlık unsurları zarar görür hep eleştirmek hep itiraz etmek hep bir yakıp yıkma işlemidir bu bunlarda insanlar da bıkkınlık yaratır
âdemoğlu bir şeyi beğenmiyorsa daha mükemmelini yaptırtmaya azmettirilmeli herkes iyi biliyor ki yıkmaktan doğacaktır bir çok harabeler yapıp imar etmekle meydana gelir nice nice harika eserler velhasıl eleştiriyi özüne meslek edinmiş olanlar ilk önce öz zatlarını da nefis muhasebesine tabi tutmalıdırlar hep rakiplerini tenkit edip yerenler önce kendi kusurlarını düzeltmeli kendi hata ve kusur konusunda da aynı duyarlılığı hassasiyetle göstermeleri gerekir yapıcı olmak güzeli ve doğruyu teşvik etmek her zaman yüce bir harekettir güzeli gören göz çirkine tabi olmadığından yaşamlarından da haz alırlar hayatımıza bakışımızı buna göre ayarlayıp iyi niyetler içinde yaklaşırsak hem kalpleri kırmamış hem de yapıcı bir davranışla gönül almış olmaktadır
Yoksa çıkarız yoldan gizli gizli ve hiç affedilmeyen günahın içine sürükler bizi oysa ki kul hakkına yüce yaratan bile karışmamaktadır…
Kalemine sağlık uyarıcı dizeleri beğendim çok güzel olmuş selamlar................