AH! O CANIM GENÇLİĞİMAh! O Canım Gençliğim Söyler misin, biraz erken gelmedi mi sonbahar? Hani yapraklar yeşilken mevsim bahar olurdu? Oysa, şu deli gönlümde yeni açmıştı ezhar; ...Kayboldukça ümitlerim, içerim kahrolurdu! ...Ah! O canım gençliğim hiç tükenmese n’olurdu? Şakaklara karlar yağmış, tepeleri buz tutmuş... Bölük pörçük anılarım kaybolmaya yüz tutmuş! Hayatımın sayfaları, bir kaç karış toz tutmuş; ...Bir bilseydim benim için hayrına kim solurdu? ...Ah! O canım gençliğim hiç tükenmese n’olurdu? O, rengarenk güllerimin hepsi dalında soldu... Kader benim yollarıma hep diken olup doldu! Taze açmış yapraklarım kuruyup gazel oldu; ...Anlamak güç, yaprak nasıl yeşilken savrulurdu? ...Ah! O canım gençliğim hiç tükenmese n’olurdu? Söylesene kader seni kime şekva edeyim? Bahar ne ki, kış kapıda, şimdi nere gideyim? Kaderimin oyunu bu, naçar kaldım nideyim? ...Bulsaydı bir tek çıkar yol, gönül neva bulurdu? ...Ah! O canım gençliğim hiç tükenmese n’olurdu? Antalya-2013/10 SÖZLÜK: bölük pörçük: bütünlüğü sağlanamamış, parça parça. ezhar: çiçekler... kahrolmak: çok üzülmek, içlenmek. şekva: şikayet, hoşnutsuzluk belirten söz veya yazı, sızlanma... solumak: nefes alıp vermek... neva: 1. Ses, ahenk, nağme. 2. Refah, mutluluk. Halil Şakir Taşçıoğlu ÜSTATLARDAN: Sarı yaprak düşmek üz’re, dala hasret kalarak, Geçen ömür unutuldu, hep ileri bakarak, Kalaylı kap çille doldu, bekleyip usanarak, ... Çelik güçle savrulmaktan köhne rafta duruldu! "...Ah! O canım gençliğim hiç tükenmese n’olurdu?". .............kadiryeter |
Güzel bir şiir kaleminiz daim olsun.