SÖZ BULACAĞIM
Mor zambak misali açmışsın yine
Efsunlu kokundan haz alacağım Farklı desenleri seçmişsin yine Fırça saklasa da söz bulacağım Göz yaşı sanatla birleşmez gülüm Seveni ağlatmak, zulümdür zulüm Ruhum isyan eder, lâl olur dilim Sen, “ben” desen bile, biz kalacağım Mavi semaların sırrı düşer mi Yanmayan bir yürek söyle pişer mi Cananı olmayan aşklar yaşar mı Görmeyen aşka ben, göz olacağım O, koca kent değil, sen ara beni Bin defa, bin kere, yak nâr’a beni Hazanda solan renk, et pâre beni Önünde yerlere, diz çalacağım Siyah zülüflere, baharı dizdim Gönül duvarıma resmini çizdim En güzel güfteyi ben sana yazdım Yatıp dizlerine, kız öleceğim Ne güzel kıvrılır ince bellerin Dümeni rota da, tutar ellerin Türküyü ne güzel söyler dillerin Dağ, depe, bayırı, düz bileceğim Gönlün istiyorsa, felekten gece Ben prens olurum, sen ise ece Güzelim sevdiğim, sensin sadece “Süsen” gibi ben de, tez solacağım Özlemin gün gibi yüze vurdukça Adın bende gizli Dünya durdukça O beyaz kolların, beni sardıkça Söylüyorum işte, yaz güleceğim Lüzumsuz bu destan yazmakla bitmez Hele anlatmaya, bir ömür yetmez Sevdanın yerini hiçbir şey tutmaz Efsunkar sahilde, iz sileceğim Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ |
gönül dolusu saygılar efendim
Hülyalara dalarak hece hece okudum
Gündüz temaşa edip aşkı gece okudum
Sen gönüller sultanı beni ece okudum
Yüreğinden diline düşen ben olacağım