ANNEME MEKTUP-3
ANNEME MEKTUP-3
Bilmem bu kaçıncı mektubum sana anne! Kaçıncı kez yüreğimi kanatıyorum hasretine! Burcu burcu yüreğimde tütüyorsun Sana olan hasretim kat be kat artıyor anne Aldığım nefeslerin hayrını görmeyeyim ki, Hasretin benzemiyorum hiçbir hasrete, Herkesten daha çok özlemişim seni anne, Söyle anne söyle! Memleketin nesini özleyeceğim ki? Beni kim bağlayacak o taş yığınlarına kim? Ya da sokakta oynayan çocukların Cıvıl cıvıl seslerine kim gönül kabartır? Benim sevgimden habersiz yetimlere Kim anlatacak seni çok özlediğim için ağladığımı? Yüreğimdeki hüznü kim paylaşacak? Menfaatsiz kim kucak açacak bana anne? Senin olduğun yerde özlenmeye layık kim var anne kim? Hani insan birine aşık olur da terk etmez sanırsın ya! Beni dostlarım bile terk etti anne! Yüreğim bir ceylanın yüreği gibi ürkmekte Düşman gibi yakamı bırakmıyor yalanlar Gün be gün eriyorum, bitiyorum tükeniyorum anne... Hani sen demiştin ya bir gün bana Ben senden önce öleyim... Ben seni dinlerdim usulca boşluğa bakarak Ve ben senden önce öleyim dediğimde Yaşlar yağmur gibi akmıştı yanaklarından boynuma Her sana benzeyen bir sima gördüğümde Koşup ellerine sarılasım geliyor anne Azarları bile tatlı geliyor kulağıma Hadi oradan velet nereden annen oluyorum. Sırf senin hatırın için anne Sarılıyorum ellerine... Bu gurbet ellerde Kıymetini daha çok anladım anne Hani çocukken bana demiştin ya Oğlum büyüyecek adam olacak diye Yıllar ne de çabuk geçiyor anne Saçlarımda aklar var şimdi Leylalar mecnunlar başta olmak üzere Her şey değişiyor tükeniyor bitiyor Ama sana olan sevgim Asla değişmedi, tükenmedi,bitmedi anne Ah anne ah… Bir görsen buraları Evladından utanırdın saf yüreğinle Sen de olmasan Çoktan kim vurduya giderdim hain gözlere Öfkeme hakimsem seni düşündüğümdendir anne Yüreğin yanmasın diye Kulağıma o yumuşak sesin geldikçe “aman ha oğul aman Eyvallah ediyorum kanı beş kuruş etmeyen Şehir eşkiyalarına süslü güzellere Bela uzaklaşıyor kendiliğinden… Hiçbir nasihatini unutmadım Hani bir seferinde demiştin ya “düşmanına sert dostuna yumuşak ol diye Her sözün bir altın gibi saklı yüreğimde Dara düştüğümde Hızır gibi yetişiyor anne Sabretmeyi o şefkatli yüreğinden öğrendim Yüreğimiz bir canımız bir anne Sırf senin için katlanıyorum bu zalim gurbete Firar edesim geliyor yüreğim daraldığında Ansızın kapıyı çalıp Ben geldim demeyi ne çok istiyorum anne Yaptığın o pilavın tadına bakmak, Yanında soğan ekmek ve ayran Tadına doyulmazdı bir türlü Marifet pilavda mıydı yoklukta mıydı? Yoksa senin yanında olmakta mıydı? Bilmiyorum anne Az kaldı anne bitecek bu acılarımız Umutlarım duan gibi hep yüreğimde saklı Önümde dağ gibi duran engelleri aşacağım bir gün Beklemediğin bir gün de sana geleceğim anne Bambaşka heyecanlar sarmakta hüzünlü yüreğimi Yarın sana geleceğim belki anne Yolum uzun bir korku var içimde Görmeden son bir kez Ya öpemesem o pamuk ellerinden İşte o zaman bir kez daha ölümüm bir kat daha artar hasretim anne Artık ağlamayacak o nurlu gözlerin Yas tutmayacak dertli yüreğin Bitecek acılara dair ne varsa Cennet kokacak o çatlamış ayakların Umut yağacak o nasırlı ellerine Dünde kalmış ne varsa acılara ait Unutacağız anne unutacağız… Sarılırken ellerimiz. Bildiği tek bir şey var Yüreğim her daim sana koşuyor anne Bekle beni gerçekte düşte bekle beni Bu hasret bitecek bir gün Bitecek anne biz bitmeden… Ahmet Teker |
Hüzün dolu mükemmel şiir okudum usta kalemi yüreği selamlıyorum
______________________________________Selamlar