***GURBETE ELVEDA***
zamanın içinde saklı bir an/yanlızlık
Uzak denizlerde herşey/mavi renginde Bilinenin geldiğinde/açan çiçek Gökten düşer en derine Yanlızları doyurmaz/sultanların sofrası Çölde çatlar dudak yarası İki beden bir yaşam arası Yağmurla taşar nehirler Yaşam zincirinin/zayıf halka yorgunluğu Sokak naraları,kaldırım kenarında Ses çöker/pencere araları Bulut çekilir/ince tülün ardında ay Gençliğin geçti gözlerimin önünde Elveda şehre göklerden düşer Tek şerit yollar/artık hepsine elveda Gidiyorum mutlu ol gurbet/doya doya Sinemde mevsim/bilirim sonbahar Yamacına yaslandığım dağlarda/kaldı bahar Eteklerinde gelincik çiçekli ovalar Ardına bakmaktan korkarım/gurbete elveda Aklım başımda zülfüne takılır Ne çare unutmak/alın yazısı var yol kenarında elinde sepet üzüm satanlar Ufukta çıktı çıkacak bir güneş doğar Gözleri kamaştıran/uykuya davet yollarda Cam kenarına damlayan bir kaç yağmur Serinlikten’mi düşer yoksa bahardan’mı Sürüp giden kısa uzun çizgiler Kıvrıla kıvrıla bitmem diyor Uzakta birkaç ev/cami minaresi epey uzunca Kim bilir ne hayatlar yaşıyor Bu gönül senden geçmedi/geçeceği yok Yüreğe tuz bassan ne çare/yanmış yanacağı kadar |
Keyifle okudum, tebrikler :)