36
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1805
Okunma
Her oyuncu kendi kendini oynar
“Hayatım Roman” tiyatrosunda
Yaşlı bir adam da beni
Halk ayakta alkışlar
Kendi kaderini
Yalnızlıklar/kavuşmalar
Doğumlar/ölümler
Şiddetli geçimsizlik
Bir yanda görkemli hayatlar
bir yanda işsizlik
Geçim derdi ve savaşlar
Zirveye tırmanan
İki veran kadın gözyaşıyla ağlıyor
Avuçlarında kan
Sırtında kırmızı bir aba
Sempatik aksanıyla
Şu bizim Nail Baba
Sahnede oyuncaklar dağıtıp
Küçük çocuklara
Şarkılar söylese de
Yüzler unutmuş gibi neşeyi sevinci
Hiç gülmüyor
Kim salıyor yine yukarıdan?
Bu kuru çınar yapraklarını sahneye
Durmadan Hüzün yağıyor
Perdenin arkasında olmalı
Esrarengiz neyzen
Bu akşam pek efkarlı
Hüzzam çalıyor
Anladımki söküp atmak beyhude
Yalnızlığımızı, hüznümüzü
Yıllar önce kaybettik biz
Sevimli eski yüzümüzü
Şimdi son sahnesindeyiz
İkibinyedi oyununun
Bir perde daha kapanıyor
Sahnedeki yaşlı adam
Aslında bana benzemese de
İnatla beni oynuyor
Senaryo bildik
Gülüyoruz ağlıyoruz
Sen neden katılmıyorsun Nail Baba?
Muntazır soframıza?
-Şu elimde gördüğün
kutsanmış yavan ekmek
acıları azaltıyor
Yemek yiyoruz
Celal Çalık