Hüzün Yolcusu
Akşam rehavet çöktüğü saatlerde,
Eflatun gün batımları, Koparır beni benden. Avuçlarıma üç beş dert alırım Bir tutam hüzün,biraz göz yaşı, Hepsini saklarım sol yanıma. Efkâr ve hasreti de doldurup bavula, Gece yarısına tam çeyrek kala, Yolculuk başlar bir meçhule. Aşk şarabım elimde İki kadeh ve yalnızlığımı alırım karşıma ikimizin şerefine… Gidişime kaldırım kadehimi Ayrılıkları da giyerim sıkıca Üşütmem hüzünlerimi. Yarım sevda arası katık yaparım, Dertlerimi. Bir lokma efkârımdan alır, Yalnızlığımı yüreğimin göz yaşlarına eklerim, Tatlı niyetine. Biraz ben sizlik sürerim Bir dilim ekmek üzerine. Tek lokmamı yalan aşka banarım. Soğuk kahve ikramım-dır Kavuşamayan sevdalara, Son ziyafet-imdir gönül mutfağımda… İskelede hüzün yolcusu kalmıyor. Hınca hınç dolmuş, Demir alma vakti gelmiş meçhule Ve acılar gömülmüş yüreğime. Gözyaşlarımı toplayıp asıyorum iskeleye. El sallayan da yok arkamdan, Peşin peşin sevdim Taksit taksit ayrılıyorum bu limandan… Gamze YAĞMUR |