SANA DÖNÜŞÜR IŞIKSenin için düştüm dönüşü olmayan yollara Bir ben dikildim antik kentin meydanında Zeus olmaktansa yontulmuş taşlarda Sana varmaya yollar arıyorum gönlüm Akşamı sürdüm yüzüne haki rengiyle Zaman sarmalı geçti birbirinin içinden Döküp gittiğin yangınlarının alevlerine Kim anlar beni kim seçer sinemdekilerden İçimde kımıl kımıl bir dert uyanır Ağlayan aşıklar gelip kapıma dayanır Çağır ağaçları taşları saldıran düşmana Bir selam olsun duruşun esir insanlara Geçmiş şimdi gelecek hayalimde birleşti Yok oldu zaman kıpkırmızı kanımda eridi Varlık bir nokta olup kendini bürüdüğü zaman Başlangıç yok olup sona değdiği zaman Eşya değişir yeniden şekillenir Benliğim varlıktan yokluğa değişir Tabipler çaresiz zaman sehere düşer Ses susar toprak susar kendine düşer |