Otis KargaŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Otis Tarda
Sen beni en fazla bu ovada görürdün Uçunca yeşertirdin ve ölünce çürürdün Tomofil ve ddt devirmemişti seni Endamı bir şah gibi yas nadasta yürürdün Şimdi bir anomon ra’sın:rezil ansiklopedi Ele vermiyor senin güneş vurmuş gölgeni Bu hurafat üstüne türemiş olman hüzün Ve hüzün ovalarda tükenmiş görmek seni S.ç (Otis tarda :kanat boyu ikibuçuk metreyi bulan ve artık nesli tükenmek te olan ve artık nerde olduğu neredeyse bilinmeyen anodoluyla bütünleşmiş güzel leylalarımızdandır)
Her yere fırlıyamamış kadar yaşlı hissediyorum
Kerameti Kerhaneyi Mahalleyi Hepsini kusursuz kullanılmış malikane olarak ihbar ediyorum Standart bir iştahsızlıkla Hayaletlerime Boşuna Kurmadığım o mistikbaraharat teşkilatına Bulunmasını bulamadığım ve bulmasını Fenalar fezası bulmacanın o büyük meyhanesine Elverişsiz indirim zamanlarında fahişe fiyatıyla mı deniyordum nedir Fahiş rakamıyla.kimse azaldığı sürece önemi yok Labirentimin içinde ben sevimli sevimli azaltırım onları tekrar bulunmamak için Bana sıkışıklıktan bahsedildiğinde neden giderim biliyormusun mahareti A ruhum Ben çok akışkanım hayal kurmaya ama hiç hayat kurtarmam... Küçük sırrım budur Çukurunun aklından daha Zeki olduğunu bilmeyen eğrilikten geçtiğimde Farklı rekâtlarım vardır kılınası Asıl olana aç sapıklığım kendi olması bilen Tanrı’ya Saçma sapan istenmelerine aldırma Ağzımın suyu kuraklıktan Ben Yusuf’a Benzemeye başlayıncaya dek kesildiğinde kuyuma kuytuma bir bağışıklık sistemi Gerektirmek Ölümsüz yapmaz seni sen kuyu yaptıysan seni dur bakalım düşersem. Bende laubali davranmam açlığına Etini bir ten hakikatiyle marilendiriyorum bir tek sefer Lezzetle ısırılmak için o büyük gurme için Vahimin büyüklüğüne kapılan kadın Çukurumun yeniden iştahlanmamın tek mahsulü Olarak kurşununu Sakla Kim benimle mahsustanda olsun dürüst olabilir Bir malikaneye fildişi kule yerleşebilmek için dediğimde Eğittiğim el yapımı kontur gerilaları Bu işler abluka ve salt sanat Benim kadar hızlı silahını çekebilrmisin Öldürmek içi/n Prezarvatiften kapılarımı biraçmayı dilediğim kadar bir kazonovalığıma kim ekler Demek ben bir çelişkiyim Şimdi söyledim kendime Maskeyle Dediğimde ki aynayla arama girmek Güçlü bir Tanrı’nın işi Limit Limit ...sonra O leyla ve lilit’in Şeytanı kovma sahnesi Hanginizin küstahlık değilim ki Uzaktan kardanadama sıktığım güneş meraklı olduğumdan Durmadan keyfekeder Bağışlandım ve önce merkeze merhameti koydum diyemi suçluyorum Diğersizleri... Baş aşağı sallamaya bir örümcek ve yarasa benim için hep aynı ayna Ben gerçeğimden değil hayal kurcaladığım mağradan ısırıldım Islıklayınca geceden bir sabaha mistikbaharatlar Bana saygılı ama ruhuma asla dediğim o labirentte Iskalamamı ve bundan zevk almamı hep anladım Beyazlar içindeki fareliğimi Artık kimseye bişeyi Etkilemek için yapmadığımı bildiğim bileli o bileti Öbür türlü yeşil ve rengi bir manzara gibi şeylere saklıyorum Ne zarif ölümlüydüm artık Cennetin kileri elimde Ve ruhumun jileti Varsayımdan bilardo toplarının arasındaki Topu sokma izin verilememiş gibi hissediyorum en sonundaki kadın geldiğinde Bense turnuvaya Girmemek için diren en cüzzamlı ama enyetenekli büyük silahşör Devamlı yem atıyorlar önüme Açlığımda yetinip aldırdırmıyorum o kalbimin küçük Kargasını Besliyorum etimi yiyesiye kadar Biliyorum ki kalbime gelesiye kadar Dönüşeceğini Bununla karşılaşmamalı Hiç olduğundan henüz Benim ruhunu iyi edecek vampirliğimden habersiz Ve yüksek bir karanlıktan Bir mağarada doğuracağından habersiz en güzel kömüründen elması Bakarsımın dendiğinde artık ölüyü Eti pencere önünde Ve şimdi bakarmıştın dendiğinde Ben ölümlüyor diyor Vakit çok geç diyor Kasaplar açık Etin en ucuz fiyatını söylüyor sıradan bir aça Kurunfasulye pilav en güzeldir diyor Git evine Isırıldığı vampirede. O büyük açlığı onun için besleyerek O büyük gurmenin elinden onun ruhuna dalmayacak ilk sos Yüzünden Acıtmadığım tek kadın sensiz lik diyerek ısmarlıyorum aklını Ona geri ve bir ön yargımla aparatifler sunuyorum kalbimde Yemekten kargaşamız olsun diye Benzetiyor kendine Ve avuçlamıyor ölümlülüğünü. Islak bir endişleyle ona ölümsüzlük vaad ediyorum Sorumsuzca Ve hiç dokunmama garantisiyle Bunların çok büyük yalan olduğunu biliyor Bende öyle Çünkü ben bütün gücümü Salanan ya da sallanmayın bir sandalyede Onun ellerine tutmanın şiirini yazacağım İskelet ellerinin güzelliğini Ama ruhunu şiddetle ve artık sana sadaktliydi diyen bir Tanrı’nın muhbirliğiyle Emin tebessümümüze o öpülemediğin Elmacık kemiğinin en altındaki yumşaklık O dokunulmamış belki tek yer uğruna Cennet biletimdi...hayır Cennetimdi... Melekler tarafından yuhalandığım. Ve tanrı bize artık inandığından Şöyle başını gülümseyerek Sallıyor hadi eve. |
hiçlik dil atarsa
serzenişe girer sezenler
ki o vakit
aşk oddur ve
kıyamete kıyam etmez mecusiler
işte böyle kıyam ediyorum şiirin önünde..