TÜRKÇE GİDERSE TÜRKİYE GİDERTürkçe Giderse Türkiye Gider Tertemizdi bizim topraklarımız, Şu ayrık otları bizde hiç yoktu... Gördük ki açınca yapraklarımız, Aşımız çoktu da bunca piç yoktu... Gezerdik hep dere kenarlarında, Yatardık asırlık çınarlarında... Çimerdik dupduru pınarlarında Deniz de pek çoktu ama "biç" yoktu... Küçük büyük bilir, sever, sayardık; Edepte, erkanda en üst ayardık... Bileni her daim başa koyardık; Arif, maruf pek çok, hiç bilgiç yoktu... Kırdılar tazecik dallarımızı, Anlamaz olduk biz dillerimizi... Bozdular o canım yollarımızı Dillerde köprü var, tek"biriç"yoktu... Bu kadar değildi hain, hıyanet Dostluk der dururdu din ve diyanet Tahsil isteyince çokluk nihayet; Okul pek çoktu da "kembiriç" yoktu... Konuşur dururduk küçük ve büyük, Olmazdı hiç kimse birbirine yük... Obruk, barı, tümsek, hendek ve höyük Aşardık hepsini fakat güç yoktu... Otomuz at idi, benzini arpa Giderdik dallara hep çarpa çarpa... Ne zaman sararsa işimiz sarpa, Höt deyince kaçan ürkek kıç yoktu... Edep yahu derdik sığınıp Hakka, Yürek vardı hem de tam beş yüz okka! Olmazdı kimsede men dakka dukka, Hakka iman vardı, bir tek suç yoktu... Biz Halep’ de elli arşın atlardık! Endazeyle pazen ölçer katlardık... Ayak, karış, parmak hep ıspatlardık Tüm ölçüler vardı yalnız "inç" yoktu... İhbarmış, gammazmış, ya da şikayet Halık’tan dilerdik her dem hidayet... Almazsa kafalar, basmazsa şayet; Söğerdik, sayardık ama linç yoktu... Şimdi dilimize dolup kaldılar, Tüm emellerine nail oldular... "Hello, by by, yes, no" ile doldular Artık çok şey var da hiç bilinç yoktu... Antalya-2013/08 Halil Şakir Taşçıoğlu |