Seyyar Satıcının Bayramı
Seyyar Satıcının Bayramı
“Bayram gelmiş neyime Anam anam garibem”… Zehir oldu seyyar satıcının bayramı Yazık yazık Seyyar satıcıydı Mahmut Hem nasıl seyyar satıcı Kıralından bir seyyar satıcı Bir duvar dibinde tezgah açardı Zabıtayı görmesin görünce… Taş duvarlar yıkılır mı yıkıldı Mahmudun yerine bar açılır mı açıldı Hem de tam bayram günü Bu nasıl bayram bu nasıl bayram... “Bayram gelmiş neyime Anam anam garibem”… Ben de garibem Mahmut Git türkünü başka yerde söyle Veya “eylersen şikayet rabbine eyle”… Üzme beni olmuyor böyle Şu güzel bayram sabahı Diyecektim diyemem ki, Gel omuz omuza verelim Mahmut iki gariban İki dünya demektir Taş duvarlar bitmez dünyada Tezgah açmaksa açalım Yıkmaksa biz yıkalım… İnsan arasına alnı açık çıkalım Bükme boynunu bu gün bayram Bükme boynunu iki gariban olduk biz “Damlaya damlaya göl” oluruz İnsan da biraz suya benzer Mahmut Su vardır Mahmut şelaleden akar Su vardır Mahmut bendini yıkar… Suyun da gönlü var Mahmut Suyunda görevi var… Gül bahçesine girmeyen su yastadır Su durunca kokuşur kokuşmasa bile hastadır Kuş olalım uçalım Mahmut İstersen taş olalım birilerinin tekerine… “Gel iki gariban omuz omuza olalım Bu gün bayram Mahmut Omuz omuza olma günü… Ben canımı sana satayım Sen canını bana sat Senin işin satıcılık be Mahmut Bu bayram da ticarette ol seyyar satıcı Mahmut |