BİR BAYRAM SABAHINDA YALNIZ BİR AĞAÇTan yerini ürperten bir ezan sesiyle başlarken bayram, Yıkılmış köşkün terkedilmiş bahçesinde yalnız bir ağaç; Yaprakları dökülmüş, Boynu bükülmüş... Kökü, bağlamış toprağa, Ayağındaki prangadır bir küçük günahı; O, hücre hapsine mahkûm Bu bayram sabahı... Oysa, ne görkemli günler yaşamıştı o bahçede, Gölgesinde oynayan çocuklar, Dallarında cıvıldaşan kuşlar, Bu bayram hepsi onu unutmuşlar. Mahsundu, çaresizdi ağaç; Yaşamak için bir yudum sevgiye muhtaç... Gel, gör ki, hâlâ hayat var yaşlı gövdesinde, Filîzî sürgünler var Herbiri yeşerecek, ulu dallar olacak, Tüm bahçeyi, yine şefkatle kucaklayacak, Biraz vefâ yağsa üzerine Hepsi canlanacak... Ey, koca çınar, Yine de içinde yaşamak arzusu var. Yapraksız ve yine yalnız Fakat sezdirmeden derdini Günleri, günlere ekliyor Ve sevgi yağdıracak, vefâ yağdıracak Bir ilkbahar bekliyor. Yine mevsimler döner, Ayakta kalırsa... Kimbilir... Yine bayramlar da gelir, Ümitsiz olmak yanlış; İş ki, don yapmasın bu kış... Ağaçlar, insanlar gibidir, dertleri bitmez, Kaderlerini çizmeye, güçleri yetmez. Yıllarca bülbüller şakımış dallarında, Bu bayram, garip bir karga bile ötmez... Ünal Beşkese |