Ölümün nefesi
Beynimde ötmekte ağustos böcekleri
Ve gözlerim yorgun çalışırken beynim çalışmaz bir halde Düşünüyorum istemeden gelip geçen yılları Ne varsa bende, Nedense bu gün hep, dalgın, dalgın.. Kalkmak istiyorum kalkamıyorum. Bir şeyler yazmak istiyorum yazamıyorum Okumak istiyorum onu da yapamıyorum Ben hep Boynum bükük kara, kara düşünüyorum. Nedense bu gün hep dalgın, dalgın.. Ne zevk var ne istek var yaşamaya Gücüm yok nedense yerimden bile kalkmaya Ve yaşıyorum şu anı Gözlerimdeki beni ben yapan anılarımla.. Nedense bu gün hep dalgın, dalgın.. Ölümün nefesini hissediyorum ensemde Burnunda toprağın kokusu Sanki bu gün yarın ben olacağım ahret’in yolcusu Ölüme direnecek güç bulamıyorum kendimde, Ve düşünüyorum, Nedense bu gün hep, dalgın, dalgın.. 04 Ağustos 2013-08-05 |
İlk yazdığım yıllar geldi aklıma, çalışmanızı okuduktan sonra.
Demek ki, çalışmalarımı o zaman okuyanlarda da, şu an bu çalışmaya yaptığım giriş eleştirisi oluyordu...
Şiir evrenseldir. "Ben" eksenininde olmamalı, hiç bir zaman.
Bunu zaman geçtikçe yazan anlıyor, ve sizden çıkıp, evrensel bir hal alıyor zaten.
İlla "ben" merkezli olacaksa yazılanlar, kurgu devreye girsin. Ya da farklı objelere yöneltin duygu/düşüncelerinizi.
Lütfen kırılmayın sözlerime/eleştirime, ve asla kişisel algılamayınız.
Daima huzurla kalın, iyi bayramlar