GİTTİN SULTANIM.. (Efendimize S.A.V)
GİTTİN SULTANIM
Öyle bir gittin ki; Sen gittikten sonra sultanım Yetim kaldıl müminler, Alpler, Erenler Hala ağlıyor ağlıyor seni arıyor milyon beşer Besbelli kuruyan çöllere benzer mümin gözler GİTTİN SULTANIM Öyle bir gittin ki; Yetimler bir kez daha , bir kez daha yetim kaldı O gidişin: Akılları baştan gönülleri candan, canandan aldı GİTTİN SULTANIM Öyle bir gittin ki; Ne Habeşli Bilal ezan okuyabiliyordu Ne Ömer söylediklerinin farkındaydı O ölmedi öldü diyen ölür elimden diyordu Kâinatın dûr_i yektasını görüyor uzanmıştı Ağlayan melekler başında saftaydı görüyordu Gayrı o da anlamış düpedüz yıkılmıştı Canı gitmiş canı yanmış kurumuş çınar gibi duruyordu GİTTİN SULTANIM Öyle bir gittin ki: Son hutben dillerde sevdan gönüllerdeydi Ebubekir yine dikti Başı dikti ama gönlü yerlerdeydi Acısını sevdanla doldurduğu kalbine gömmüş ama Müminlerin telaşında onların derdindeydi Takati kalmamıştı Hiç farkında değildi GİTTİN SULTANIM Öyle bir gittin ki: Kafirler bugün de düğünde, toyda Vuslata hasret kardeşlerin ise hala yasta Sahipsiz değil bu en kutlu dava dünyada Mü’minler önce nefs Sonra bütün dünya ile cihadda GİTTİN SULTANIM Öyle bir gittin ki: Hala ismin dillerde, sevdan gönüllerde Şimdi de seni görüyoruz biz mis kokulu güllerde Sana benzetildiği için bu kadar güzel, güller belki de GİTTİN SULTANIM Öyle bir gittin ki: Dünde bugünde Boş değil kainat, emanetin emin ellerde … Sana layık olmak için tüm çekilen çileler zulümler Kutsal gelir tatlı gelir bu eziyetler Sana kavuşma ümidiyle Bizi yalnız bırakmazsın Ki sen muhakkak varsın bu yolun ilerisinde Bekliyorsun kardeşlerini sende hasretle Sultanım aciziz, fakiriz, faniyiz Muhtacız sana da şefaatine de Efendim bizlere de şefaat eyle GİTTİN SULTANIM Öyle bir gittin ki: Doğumunda başka şükür Ölümünde bile rahmet var Seni anmayanın kalbinde sitem Seni arayanın kalbinde özlem var Bayındırhan |