En çokta
Suya gömüldüğünde sevimli kafaları
Gözler önüne seriliveren o isterik gerilerindeki
Muhteşem ironiyi hazmedemezler tö(o)vbekar ördekler

Kanlı şöhretleriyle aynıdır çünkü
Tüm inanç ordularının kamikaze neferleri
Serde kahramanlık
Yalnızca cesur olanların hakkıdır gözleri yaşlı öl-üm

Ve aslında
Yalnızca yor(sor)gun gözler görebilirler
Tüm o cesetlerin üzerlerinde deliler gibi sevişen leş sineklerini!

.
.
.

Yedinci kez hissettiğimde
Aslımın derbeder mor dumanlara meylini
Yeniden
Günah çıkardım yedi başlı ejderhaya

Deldi geçti gözlerim aynadan suretimi izleyen kızıllığını ayın
Tek tek örgüledi ellerim zehirli saçlarını zevk Medusalarımın

Özüm;
Azgın Bahamutların nefret türküleriyle titredi
Neft-i Bennuların günaha sivriltilmiş gagalarıyla
Delik deşik edildi sağ baldır kutsalım

Talan edildi
Mezopotamyalı Kül Saçlı Çarşamba Karılarınca
Masum çocukluk anılarım

Artık
Gizemli bir Baltık koyunda s-ona pusuda bekler nihilist Ruhum!

Gri
Soğuk
Ve
Islak

Yirmi sekizin tersindeki o kaosa keskindir kılıcım…
E ’ insandır nihayetinde kellesini alacağım…

Asırlardır takibindeyim çünkü ayak izlerinin
*Dabbe’tül Arz’ın!

(Yıldıray Kızıltan)