Müebbet bir mahpus gözlerine düştüğüm gece
İffetini yitirmiş yıldızlar saklanır bulutların gölgesinde
Uykuyu terk etti semanın dili lâl

Vacip oldu lisanım’a farzı muhal bir şiir
Dökülür cümle engin hakikat yazamadım
Çöz dilimde ne varsa tutsak

Sessizlikte ağlıyor şafak vakti kalp ve aşk
Yasak sözleri biriktirmiş lehçesi bozuk telaşlarım
Bir kıvılcım bekliyor titreyen hayal

Alev alev yanarken cehl içinde göçmüş ruhum
Fesat duyguların yanılgısı yalan olan sevda değil
Yanlış bir yolun bekçisi aklım

Sıradan sorular saçmalıyor uzun sözler talebinde
Deli oldum cihetim belli değil
Coğrafyanı sileyim ifrit harfler dikilir karşıma

Bir bayrama mazhar olsa ne derce gülerim
Yol bilmez iz sürmez ama bir rehberle gezerim
İşgal edilmiş bir ülkenin devrik lideriyim

Madem mahsusçuktandı bu resim
Neden hıçkırıklarla ağlıyor
Gözlerimde ki sessiz filim

/Bir kadeh sus içtim sahurum olsun, konuşmaya hâl kalmadı oruç yürekte, aşk’a iftar eyledim Ramazan benim/...