SAĞ MISIN!..
Devrile devrile geldin üstüme;
Kaya mı çakıl mı dağ mısın zalim… Çoktandır ses seda çıkmadı senden; Hoş musun öldün mü sağ mısın zalim… Gözümden boşalan nehirdir nehir; Şerefe namzettir sunduğun zehir; Sensizlik kokuyor bu koca şehir; Hoş musun öldün mü sağ mısın zalim… Aklıma geldi bak hayatın nasıl; Sen senden haberi senden ver asıl; Unutmak istesem tövbe, velhasıl; Hoş musun öldün mü sağ mısın zalim… Durulmaz bildiğim öfke nöbetin; Cehennem yaşattı her eziyetin; Duydum ki kapalı gönül mabedin; Hoş musun öldün mü sağ mısın zalim… Haber ver kırk yılda bir olsun yeter; Çektiğim ne varsa hepsinden beter; Dertlerim kervanda hep katar katar; Hoş musun öldün mü sağ mısın zalim… Duy artık sesimi duy da cevap ver; Elini kalbine koy da cevap ver; Razıyım şeytana uy da cevap ver; Hoş musun öldün mü sağ mısın zalim… Ali ALTINLI – 20/07/2013 Saat: 00:48 |
Bu şiirde, dahi anlamındaki de-daların yanlış yazılımı var. Hem de çok kere.
''...duyda cevap ver'' , ''koyda cevap ver'', ''uyda cevap ver'' Üçü de yanlış kullanılmış. Ayrı yazılması gerekirdi dahi anlamındaki de ve dalar.
Her dörtlüğün son mısrasındaki; ''Hoş musun öldün mü sağ mısın zalim...'' den sonra üç nokta değil de, soru işareti olması gerekir gibi geliyor bana. Taktir şairin elbet.
Saygı ve selamlarımla.