Hasret-i Yarenim
yarenim bediüzzamanda kalanım
rahman we rahim olan rahmeti bol abu deryalardan akar ruh-u aşk-ı bahçene cenneti görmüş pınarlar kadife libaslar içinde kana kana aşk-ı iksiri içen gözümün nuru sultanım hasret-i onmaz har içinde endamının seyrine dalarım cennetin sufi kuşları buse-i name ile tarar saçını gönlümü aşkla sarhoş eden şerbet-i şems olan leblerinde aşka kanarım gönlüme tan vakti düşen tebessümüm gecemin nurlu sahibi yıldız bilip cemalini ellerimde dua ile seyrederim zümrüt bakışlı cananım ağladığında gam içinde gözlerinden inci döken sultanım seni al ipeklere uzanmış aşk-ı sefa içinde kavuşma gününü beklerken huşu içinde görmek isterim dilde sana aşk-ı kelamım gönül gözünde hasret ile sırrıma nail olsun bu özü sabır olan vuslatın arş-ı alemlerde hükmü büyük buyruk sona erip açılınca tan vakti aşka nidayla sırlı kapılar gönlümün sana doğru akan ezayla seyri seferi biter uyku gözlerine sürmeyi çektiğinde ol hasret-i aşkla meşk halinde rüya-yı alem içinde sine-yi yurdunda konuk et beni bu kendini senden gayrısına sükuta vermiş velinin cemali hüsnü cemaline bitap kavuşur |