SAHİLDE SENSİZ BİR AKŞAM DAHAYürürdüm her akşam bu sahil boyunca, Ellerin yoktu,ama ellerinin sıcaklığı hep ellerimde Baktığım her yer gözlerinin renginde olurdu Soluklarımda saçlarının kokusu, Dudaklarımda dudaklarının tadı dururdu, gözyaşlarının tuzu dururdu... Söylediğin bir şarkı yankılanıp kulağımda,körfezin sularına sinerdi, Ve deniz,yumuşak dalgalarla öperdi kumsalı o şarkıyı söyleyerek Yüreğime,esmer yüzlü bir akşam inerdi... Bir gemi geçerdi çok uzaklardan Işıkları giderek küçülerek...giderdi Hep seni götürdüğünü sanırdım o geminin, Hasretin,fikrimde büsbütün tutuşurdu kızıl alevlerle, Ufkun rengi,eflâtundan mora dönerdi, Sular,menekşelenirdi... Şimdi yine yürüyorum ben,o sahilde. Şimdi yine çökmekte akşamın hüznü, Ve yine yumuşak dalgalarla gelip kumsala deniz Beyaz köpüklerle biterken, Yine o şarkıyı söyledi,hem senin sesinden Ve akşam,o şarkıyla hüzünlendi; O hasret yangınıyla inledim,yine sensiz ’Menekşelendi sular, sular menekşelendi Esmer yüzlü akşamı dinledim yine sensiz’ (x) Ünal Beşkese (x) : Selahattin Pınar’ın nihavent şarkısında Vecdi Bingöl’ün güftesinden |
Eski sevgilerden eser yok günümüzde
nostalji yaşattınız
teşekkürler, selamlar ile
Şiir ola