Dokuz On Beş Nöbeti...Savrulur ömür dört bir yana isyan nefes alır barut kokusunda. Yanar ateş önünde bir dünya Yaşlanır hayat bakar pencereden. Anlamaz çocuklar savaşı anlamaz öfkeyi anlamaz ölümü.... Anlamadıklarını yaşarlar ayaklarının dibinde. Sarılır kefene umutları. Yüklenir küçük bedenlerine Açlık...yoksulluk ve acı... Çalar saat gibidir yürekleri Biri dur demeli artık geleceklerini çalanlara. Issız haykırış bir yıldız gibi kaymalı gök yüzünden. Dilek tutabilmeli dökülen gün ışığında kardelenler... Düşer çiy tanesi yaprağa Nemlenir; Bir çocuğun göz bebekleri. Titrer göğsünde zamanın dokunaklı sesi. Harmanlanır tutsaklık İnsafsız nefeslerde... Eritir güneşi Mayıs yok eder beyaz örtüyü. yeniden doğar kara kışta Kardelen çiçeği... Mavi... sarı... Beyaz... İlle de Beyaz inadına... Sazlar tel değiştirse de Türkü aynı türkü. Bırakır rengini baş kaldırır siyasete. Devir teslim eder akrep ibresi. Kıskıvrak döner Bitmez kar gibi şiir... Yeni aşklar doğar solur kar çiçeği. Okyanus katılmış sesi. Örter tüm kirlilikleri sevgi,barış,aşk çiçekleri... Çevirir topacı Dökülür; Gölgelerinde yoksulluk İçerler güneşi toprak kaplardan Kırmızı yanaklı erik gözlü masum çocuklar... Çocuk ışıklarımı adıyorum ben de;Ölüm parkında oynayan, oyuna doymayan tüm çocuklara... Ferda Özsoy |
şiiryüreğine sevgi ile selam olsun şairem..