Bıraktığın yerdeyim
masada solmuş bir çiçek
gözümde iki damla düştü düşecek
sensiz geçen bu kaçıncı gece
söylesene daha kaç gecem sensiz geçecek

neyse aldırma bu sitemli sözlerime
kızma sakın bir anlıktı geldi geçti işte
biliyormusun radyoda bizim şarkımız çalıyor yine
hayır ağlamıyorum artık merak etme
sigaranın dumanı kaçıyor arada gözlerime

dün gece bir mektubun geçti elime
yıllar önce yazmışsın kızında özledi seni çabuk gel artık diye
sonra hatıralar canlandı bir bir gözümde
radyoda yine bizim şarkımız
sigaranın dumanı vuruyor gözlerime
sızlıyor gözlerim
nerden nereye diyorum
söylesene ne oldu bize böyle
ben çaresiz
ben yalnız
ben sensiz
ağlıyor ağlıyor ağlıyorum işte

sonra gidişin geliyor gözümün önüne
ardın sıra çöküşüm
bir kez diyorum sadece birkez
bir ömür yetecek sarılayım birkez
gidişin geliyor gözümün önüne
boğazım düğümleniyor
duymuyorsun
görmüyorsun
anlamıyorsun beni
ben sensiz
ben çaresiz
yanıyor yanıyor yanıyorum işte

dediğim gibi sevdiğim bıraktığın yerdeyim
gözümde dünlerden kalmış birkaç damla gözyaşı
yüreğimde ise yangın
yan yana kazılmış biri dolu biri boş bir mezar taşı
dediğim gibi işte bıraktığın yerdeyim
bir elimde hiç doğmamış kızımızın elleri
gözümde ise yaşanmayacak yarının hayalleri
yan yana kazılmış biri dolu biri boş bir mezar taşı
bıraktığın yerde
bıraktığın gibiyim
yarına dair bir umudu olmayan
ben ki sensiz
ben ki çaresiz
ben ki perişan
ölüyor ölüyor ölüyorum işte

sakın dolmasın gözlerin yalvarırım sakın ama sakın ağlama
ben hep yazarım böyle sen sakın aldırma
hani birkez doya doya sarılsam yeter bana
uzansam
uzansamda yetişsem tutunsam ellerine
benide alırmısın yanına
ağlarmısın sende benimle
yada gel desem gelirmisin
gelirmisin söyle
daha kaç kare söyleyeceğim sana
bıraktığın yerde
bıraktığın gibiyim
ben sensiz
ben çaresiz
ben perişan
özlüyor özlüyor özlüyorum işte

MURAT AY