Eğer Bir Gün!
Eğer bir gün
Soğuk bir pazar sabahı Kimseler yokken ortalıkta, henüz uyanmamışken Otobüs durağında ve elleri cebinde Titreyerek bekleyen birini görürsen Bil ki o kişi benim! Eğer bir gün Akşam kızıllığı denizi kucakladığında Yağmurdan sırılsıklam olmuş bir hâlde Ve bir iskelede, denize bakıp martılara simit atan Dalgalarla konuşan birini görürsen Bil ki o kişi benim! Eğer bir gün Bir yol kenarında Öylesine yere oturmuş Elinde bir çöp, dalgın dalgın Toprağa resim çizen birini görürsen Bil ki o kişi benim! Eğer bir gün Bir hastane bahçesinde Tedirgin bekleyişle dönüp duran Ve başını göğe kaldırıp, gözlerini kapatarak Yardım dileyen birini görürsen Bil ki o kişi benim! Eğer bir gün Elinde buruşmuş kırmızı güllerle Bir kapının önünde hareketsiz duran Başı önde ve gözleri dolu Birini görürsen Bil ki o kişi benim! Eğer bir gün Hıçkırıklarla ağlayan Gözyaşlarını ceketinin koluyla silen Ve başını iki ayağının arasına gömmüş Gözyaşlarını saklayan birini görürsen Bil ki o kişi benim! Eğer bir gün Elinde bir simit, önünde bir çay Bir tren istasyonunda, bir köşede Gelen geçene anlamsızca bakan Bekleyeni ve beklediği olmayan birini görürsen Bil ki o kişi benim! Eğer bir gün Lapa lapa kar yağan bir şubat günü Dört kişinin omzunda, ağır ağır Mezarlığa götürülen bir cenaze görürsen Belki artık çok geç, ama Bil ki o kişi benim! |