Çarşambalı akşamdan dalmışken uykusuna Gördüğü her rüyayı hayra mı yormak gerek Bir sabah dur diyerek Yeşilırmak suyuna Şahlanan küheylana varıp gem vurmak gerek
Sevda ateşten gömlek düşüyorsan uykuya İki seven yüreği alıp götüren suya Nice mert yiğitleri düşürürken pusuya Türkünün hesabını beylerden sormak gerek
Mısır ekmeği yoğurt, tadına bir bak hele Dutu çıkıp dalında yemek bütün mesele Büyüdükçe asabi olmuş bizim hergele İçindeki öfkeyi sevgiyle sarmak gerek
Ayağında acıska, omzunda ceketiyle Külot pantolonu ve köşeli kasketiyle Yüreğine vurulmuş mertlik etiketiyle Külhani gençliğinin kalbini görmek gerek
Çarşamba ovasının devasa gemisinde Yine de insanlık var en kaba ümmisinde Ahşap, çivisiz duvar Göğceli camisinde Ölenlerle birlikte secdeye varmak gerek
Tozlanmış yollarına yağar inceden çise Köprüye giydirilmiş tarihi bir elbise Çarşambalı olmak da bambaşka bir hadise Kültürümüz her neyse onları sermek gerek
Zengini toprağında kazanırken parayı Samsun’da İstanbul’da patlatmasın narayı Yıllarca kimse görmez bu kanayan yarayı Yaralara anında merhemi sürmek gerek
Coşari’ye sorarlar Çarşamba’nın nesi var Toprağında yetişen bin çeşit sebzesi var Mısır unundan ekmek, nar gibi pidesi var Yiğidi öldürsen de hakkını vermek gerek
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
ÇARŞAMBA şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ÇARŞAMBA şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.