gülmek
çocukken
koca adamalar gibi yürürken takılıp yere düşünce acılar içinde kalkıp onuruna yediremeyen minik kalplerin ben bilerek yaptım deyip; gençliğe adım atınca hayatı tadıp özgürlüğü tadıp ’bu ne güzel şey’ deyip; ne bileyim aşık olduğun kızı görünce elin ayağın titreyince uzatınca bir gülü ona belki bir kuşu vya ağacı bir dostunu ya da anneni görünce on sekiz yaş çağlarında olmazları yani tüm yasakları çiğneyince adamakıllı,bilerek sevince terk edilince ya da senin alayacağın gözlerinin dolması için ne varsa dünyada kapını çalınca önüne bakıp daha niceleri var sizden deyip sadece gülmek var ya işte aklın ve mantığın almadığı bu... |