dönüşrüzgârıma dokun birikmiş karlarını hiçe say su ol yoksa anlatmaya yol hikâyelerin bu alem oturduğun yer kadar canımı acıt kulağıma fısılda derterini erimişim ermişim seninki benimkini siler mi çek perdelerini camından yorgunum ne sözler getirmişim sana han duvarlarından en hasından yazılmış çıra karasından şehri görmeyenler basmış korkma üryanlığından ellerini ver avuç içlerinden öpeceğim birde gözlerinden uçları haram emeğin kavrandığı yerden saçlarıma dokun kırağılar düşsün ezeline hâlâ o sokakta gördüğüm gibisin içimde sakın ha direk lambalarının söndüğünü söyleme kasım |