ENGELLİ
Türlü türlü engel var; hangi birini saysam?
Hangisini söyleyip acep hanginden caysam? Sebebini düşünüp ihtimalleri karsam… Töre uykusundaki! Seni nasıl uyarsam? Akrabaysa çocuklar sakın evlendirmeyin Engel denen yangını siz alevlendirmeyin! Adı isterse yeğen, isterse kuzen olsun; Akraba çocukları neden boş yere solsun? Akrabayla evlilik yapılan bir haneden, Engelli çocuk gelir; bu riske davet neden? “Başım ağrıyor” diyen hamile bir hanıma Hemen bir hap verenler, dokunuyor kanıma. Bırak kardeşim, bırak… Doktor musun sen, nesin? Sen müdahil olmazsan, hekime gider kesin! Hekim işini bilir; kime, ne ilâç gerek? Dostun dosta ilâcı, olur belki engerek.. Merhemi şuursuzca sürer isen keline; Kavuşamazsın asla sırma saçın teline. Engelliyi görünce eğme sakın kaşını! Ona daha yakın ol.. okşayıver başını. Sakın ola kınama komşundaki sakatı Gönülleri kırarsan; yoktur, “ amma..fakat”ı. Takdir-i İlâhî’dir; kime gelir bilinmez.. Böylesi bir takdirin yazısı hiç silinmez. Atalarım ne güzel söylemiş sözü özgün, “Kız olsun, erkek olsun, eli ayağı düzgün.” Eyyub’u çıban ile kırk yıl sınayan Mevlâ Musibet karşısında sabrını kıldı evlâ. Engelli evlâdıyla Hakk’a tevekkül eden Sabır ve şükür ile cennetliktir o beden. Sakın ola kardeşim kusur etme hizmette. İnşaallah peygamber komşun olur cennette. Engelliler haftası kutlu olsun hep size İz’ân diler Muhacir iz’ândan nasipsize. muhacir bozkurt Mustafa KÜTÜKCÜ 14.05.2013 – DENİZLİ. Ülkemizde her yıl 10-16 Mayıs tarihleri arasında "Engelliler Haftası" etkinlikleri yapılır ve engellilere, engellere dikkat çekilir. Güya engellilerin haklarından söz edilir amma ne gariptir ki şehirlerimizin belediyelerinde görev alan anlı şanlı mühendislerimiz, şehir plânlaması yaparken engellileri hiç akıllarına getirmezler. Eğitim fakültelerimizde öğretmen adayları yetiştirilirken özel eğitime gereksinimi olan bireyler ile ilgili olarak yapılan dersler maalesef devede kulak mesabesinde kalır. Ancak özel eğitim alanında dal eğitim alan öğrenciler bu iş ile ilgilenir, diğer öğretmen adaylarının birçoğu bu alan ile ilgili hiç bir bilgiye sahip olmadan mezun olur gider; okullarda karşılaştıkları engelli çocuklara hizmet vermede yetersiz kalırlar. Hattâ, böyle bir bireyle karşılaştıklarında elleri-ayakları birbirine dolanır ve ne yapacaklarını bilemezler. Eğitim kurumları olan okullarımızın fizikî imkânlarını göz önüne aldığımızda ise durum içler acısıdır. Maalesef “tip proje” denilen birkaç proje onaylanmış ve ülkenin her tarafında tek tip okul binaları yapılmıştır. Bu binaların yapımı esnasında beden engelli çocukların eğitimi için binaya giriş çıkışları, tuvalet kullanmaları, lâvabolardan istifadesi, kantini, spor alanı… vs. hiç dikkate alınmamış, sadece “normal” diye adlandırılan çocuklara yönelik olarak düzenlenmiştir. Zihin engelli, Down Sendromlu, Spastik, OTİZMLİ… çocuklar hiç kaale alınmamıştır. Okul olarak yapılan binalar sadece bina olarak yapılmış, çocuğun gelişimindeki asıl önemli etken olan “oyun” ve serbest etkinlikler için uygun alanlar maalesef ayrılmamıştır. Beton yığını olan mekânlarda sadece “bilgi yükleme” yapılması, eğitim zannedilmiştir. Belediyeler tarafından mücavir alan plânlamaları yapılırken okul için ayrılan arsalar, sadece binaya yeterli alan olarak düşünülmüş, bahçeleri çok yetersiz bırakılmış, spor ve oyun alanları ile sosyal etkinlik mekânları ise hiç düşünülmemiştir. Bu şartlar altında engelliler haftası olarak idrak ettiğimiz bu günlerde inşallah bir uyanışın kıvılcımları çakar diyor, saygılar sunuyorum. |
Dünya; Engelliler günü kutlu olsun.
Selam ve DUA ile.