ERGUVANLARBir rüzgâr esti ılık mı ılık, İstanbul’un mavi boğazından. Güneş gülümsedi bulutlar arasından. Isındı, gerindi erguvan ağacı, Uyandı uykusundan. Ürperdi, titredi tomurcukları, Bakındılar karşı sâhile, Pembe pembe yapraklar arasından. Yanakları al al Bir genç kız gibi utangaç... Seslendi ana ağaç:’’Hadi, vaktin geldi, Durma aç.’’ Bir anda rengârenk oldu ağaç: Kızardı dal dal. Saçıldı her yere mis kokular. Coştu onu görünce Sâkin deniz bile. Karıştı birbirine Denizin sesi ve Erguvanlardan dökülen şarkılar... Hâlenur Kor |