solaris
kimsenin harap etmediği
yuvasında kuşlar gördüm sabahları ben bir harabeydim kendimi tanımadığım gün doğumlarında elimde bir güneş ve yukarıda kırık bir ayna çığlıksız koşularda sahil yoktu martı boyları ve ayaklarımda gel gitler kendime bir hasat biçtim verimsiz bahçelerde bitmek bilmeyen demet demet sırtlar uzaklarda saçları kabaran fırtınalı öfkeler silkinmemiş omuzlar mezarından çıkan günler yürürken üzerime gece yine benden kaçıyordu ve ben kendimi tam tükendi sanıyorken aklım yine başıma geliyordu bugün yine günlerden benim şimdi saat kaç? bir güneyden bir kuzeye yürüyordum sanki ben ve bir kuzeyden bir güneye sonumu bilmeden. 04.05.2013 |