İSTANBUL
İSTANBUL
Bugün istanbul çok suskun Ne denizden vapur sesi geliyor Ne de martılar uçuşuyor semada İstiklal’de tramvay kalmamış hiç İğne atsan düşer adeta caddelere Hiç bu kadar boş olmadı Boğaz köprüsü Hiç bu kadar yalnız kalmadı Kalamış Bugün İstanbul çok yorgun Sefer yok Kadıköy İskelesine Hiç balık kalmamış Boğazda tutulacak Seyredilecek manzara yok Çamlıca’dan Zaten kapılarını çoktan kapatmış Haydar Paşa Terler akıyor boynu bükük Hisarlardan Beyoğlu sıkılmış insanlardan Bugün İstanbul çok kızgın Ateş saçıyor etrafa Kız Kulesi Deniz Feneri sönük yanıyor bu gece Sular kaynıyor Yerebatan’da Gülhane çimlerini yoluyor karşıda Zor duruyor yerinde Dikilitaşlar Ezan sesi anca duyuluyor Sultan Ahmet’ten Bugün İstanbul çok tuhaf İsyan ediyor kokusundan Haliç Çatlamaya hazırlanıyor Galata Ve altınlarını döküyor DolmaBahçe Çığlıklar atıyor çırağan Surat asıyor çocuk gibi Üsküdar Galiba yeri sende çok dar Bugün İstanbul çok sensiz Yoksun diye hep bu nazı Çok kalpsiz içindeki insanları Hiç yok günahsızları Sensizliğin yası içerisinde bu koca şehir Eski siyah beyaz hayatından beter hali Rüyasına giriyor hep Fethi Bugün İstanbul rüyasından uyandı Yine cıvıl cıvıl yedi tepeli şehir Aşkını saklamış kalbi olan Top Kapı’ya Bugün İstanbul şiirlere doymuyor Adına şanlı destan yazılmış Bugün İstanbul gözlerini yummuyor Gözlerine sürmeler sürülmüş Ve bugün İstanbul büyük tarih Kitapların sayfalarına sığmıyor… CEMAL ULU |