(Haziran 2012)
Babası, İstanbul’a gelip de dönmemiş.
Bir ara köye gedip, halamla evlenmiş,
Selami Çeşmede bostan tarlası varmış.
Bamyacı Musa diye, köyde ün salmış.

Zaman içinde, iki oğlu, iki de kızı olmuş.
Halam rahmetli olunca, çocuklarla zorlanmış.
Oğlunun biri ölmüş, ötekini tahsile göndermiş,
Bir kızını evermiş, diğerini evlatlık vermiş.

Halamın oğlu Müzika- i Hümayunda okumuş.
Saray Bandosuna katılıp, iyi bir fülütcü olmuş,
Cuma Merasimi, Padişah-Şeyhülislam görüşmesi,
Atlatılan Ermeni suikast’ı, Mahşere dönüşmesi.

Balkan ve Arnavut isyanında, bataklığa batmış.
Cihan harbinde bandodan maada askerlik yapmış.
Ayrılınca, lav edilen perişan, yorgun ordudan,
Teskere almış İzmitte, olmuş bandoyu ilk kuran.

İşgal edilmiş İstanbul, çıkmış İzmir’e Yunan.
Gitmek üzereyken Anadolu’ya,M. Kemalle uyanan,
İzmit’teki Yunan’a gammazlamış, bir Rum
Gemilerde taşınırken çok kötüymüş durum.

Kayın biraderi, ambara atılınca, sakatlanmış.
Sivil esir olarak, iki sene Atina’da kalmış.
Hasret kalmış vatanına, küçük kızını özlemiş,
İstiklâl harbi kazanılmış, esareti sona ermiş.

Dönünce yurduna, ikinci defa evlenmiş.
İkinci eş ,dayıma, beş çocuk daha vermiş.
Boyacı dükkanı açmış, kireç ocağı işletmiş,
İyi kazanmış, işleri ise çok iyi gitmiş.

Siyasete atılınca,konuşmalar,söylemler,
İşin başında olmayınca, Mevlâ ne eyler?
İzmit Belediye Başkanı imdadına yetişmiş!
Dayımı, Zabıta Âmiri-Müfettiş seçmiş.

(Şiirlerime güzel sesiyle değer kattığı için
Güzin hanıma teşekkürler)

(Not:Anılar uzun,bu nedenle bazıları
Şiir şekline çevrildi)