T.C.uranus şiirleriazizim köyümün çocukluğumdaki tüm çalıları çırpıları ahlatları alıçları ve gün batımında uğuldayan ardıçları ve bütüm güzel kokuları rüyalarıma giriyor biliyor musun nice güzellere abalar yakmışım diğer düvel ellerde bu hasret,hiçbirine benzemiyor dinliyor musun gelenlerden hangi ağaç kesilmiş hangi pınar körleşmiş sual ediyorum gözlerim parlıyor hayır haberlere tek bir dalı kurumuşsa çatal eriklerin tenha yerlerde yağmurlar gibi indiriyorum türleri değişmiş mi tarla kuşlarının akortu yerinde mi çalı bülbülü avazlarının ağustoslarda zor canımızı attığımız pur taşın içinden kaynayan çeşme zemherilerde debisi düşmüş mü sularının büyük ebem erzak geliniymiş ağzı mühürlü çuvallar taşırlarmış eğin üstünden aziziye tabyalarına kınalı ellerini yutmuş sefer-i beraberlik kazağına girer dinlerdim soğuk yaylalarında bu kuşak daha ölmedi ağlama köyüm ağlama kulağımı çınlatır yaban otlarının tınısı halt etmiş şu alemin en büyük oratoryosu çizgi mi çiziyorsun gelincik tarlamın ortasından bana sordun mu her derde cefaya geliriz de toz kondurmayız göreneklerimize hatıralarımıza çarpışırız ucunda ölüm olsada anladın mı masallarımıza dokunma ilk defa muhatap oluyorum seçici kulla o kadar böcek aldım ve o kadar da seçkiye girdim.Hiçbirinize teşekkür etmedim ve gurur da duymadım.Ama bu şiirime maksatlı olarak böcek vermediniz.Anlaşıldı. kasım |
bir gün bizim kuşağın yerinde püffffff, ne esecek bilemiyorum.
Hatırlatman çok güzel her zaman şairim
çok yaşa....