Muhammed Bin İsmail Buhari
Türk-İslam âlimleri serisi – 23
Muhammed bin İsmail BUHARİ (RA) D.H. 194/810 – Ö. H. 256/870 Büyük Muhaddis Onun tam adı; Ebû Abdullah Muhammed bin İsmail bin İbrahim el-Cu’fi el Buhari. Dedesinin dedesi “Berdizbeh”, Mecusi’ydi. Babası ise Müslümanlığı seçmiş idi. Buhara valisi Cu’feli Yeman gelmiş, Mugire bu davet ile İslâm’ı seçmiş, Dedesi hakkında da bilgi verilmemiş, “Cu’fi” nisbesiyle de tanınır Buhari. Hicri yüz doksan dörtte Buhara’da doğdu. Babası Mugire’nin güzel oğluydu, Annesi ise duası makbul bir kuldu, Küçücük yaşında yetim kalır Buhari. On yaşında hadis öğrenmeye başladı, On birinde hocasına ikazlar yaptı, On altısında ezberlemiş kitapları, O sene annesiyle Hac’tadır Buhari. Hac bitimi, Buhari Mekke’de kalmıştır, Hallâd bin Yahya – Humeydi’den ders almıştır. Hadis için muhaddisleri dolaşmıştır, Bağdat’a sekiz kere gitmiştir Buhari. Bağdat, Basra ve Belh’te âlimlere gitmiş, Bin Muhaddis ve âlimden hadis derlemiş, Hicaz, Humus ve Kûfe’yi ziyaret etmiş, Medine’de de dersler almıştır Buhari. Bin seksen kişiden hadisler alıp yazmıştır, Üç yüz dokuz Muhaddis’i kitaba yazmıştır, Muhaddisleri de detaylıca anlatmıştır, “El-Câmi’us Sahih”in yazarıdır Buhari. Firebri, Müslim ve Tirmizi öğrencisi, Yetiştirdi, Zûr’a, Râzi, Mervezi, Gezere, Huzeyme gibi Muhaddisi, Doksan bin talebesi olandır Buhari. Yazdığı hadisleri ezberlemektedir, Bağdat’ta da bir imtihana girdi denir, Muhaddisler böylece imtihan etmiştir, Hadisi senediyle anlatır Buhari. Mu’tezile grubu fitne yaymaya başlar, “Mihne Olayı” da tarihe mühür basar, Bu sapık görüş “Kur’ân-ı” mahlûk sayar, Fitnecilere karşı çıkmıştır Buhari. Kur’ân; mahlûk değil, diyerek gürlemiştir, Kur’ân; Yüce Allah’ın kelamı demiştir, Sapık grubu vaazıyla etkilemiştir, Bir zaman Nişabur’da kalmıştır Buhari. Bu konudaki sorulara Bid’at demiş, “Halkul Efali’l-İbâd” ı kaleme almış. İtikadı konuya da çok önem vermiş, “En iyi Allah bilir” diyendir Buhari. Nişabur’da Zühli adında biri vardır, Bu kişi ki; Buhari’ye baş kaldırmıştır, Buhari’yi her tarafta karalamıştır, Nişabur’dan sessizce ayrılır Buhari. Bilgisini, öğrenmek isteyene verdi, Devlet adamlarını nedense sevmezdi, “İlmi küçük düşürmemek için” derdi, Her türlü zorluğa da dayanır Buhari. Vali, Onu özel hoca tutmak istemiş, O; “İlim belli kişilere olmaz” demiş, Hz. Peygamber ilmi anlatmayı emretmiş, Ayrıcalık hali sevmeyendir Buhari. Horasan Valisi bu söze hiddetlenir, Halkını Buhari’ye karşı kinlendirir, İftira atıp memleketten göndermiştir, Horasan’dan Semerkand’a gider Buhari. Semerkand’a varmadan dostlarını görmüş, Hartenk Kasabası’nda bedeni üzülmüş, Ramazan Bayramı gecesi Hakk’a yürümüş, Hartenk’te de toprağa verilir Buhari. Ahmed adında bir oğluyla soyu sürer, Dünya malından evinde yok zerre eser, O güzel insan ki; ilmiyle irşad eder, Hadis ilminin piri sayılır Buhari. Orta boylu olup, ince bir yapısı var, Çok konuşmamayı kendine ilke yapar, Alacaklarına karşı müsamahakâr, Borcuna ise çok sadık denir Buhari. “Dünya için dinimi satmam” diyen odur, Gıybet etmez, edenden ise uzak olur, Şiir yazıp mersiyelerde okumuştur, Ok atmada da çok ustadır Buhari. Onun bilmediği hadis, hadis sayılmaz. O ki; kendine iftira atmışa kızmaz, Onun kalemi asla boş şeyleri yazmaz, Bu ümmetin de fakihi denir Buhari. Sahih hadisleri ilk kez toplayandır O, Hadis ilminde tartışmasız liderdir O, Müslim’den ileri olarak bilinir O, Gerçeği ayırmakta mahirdir Buhari. “El-Câmiu’s-Sahih” ki Onun şaheseri, Eser bizde bilinir “Sahih-i Buhari” Titizlikle incelemiş her bir eseri, Boy abdestsiz hadis yazmayandır Buhari. Dünyada itinalı yazılan tek eser, Zamanın âlimleri bunu teyit eder, “Aralıksız on altı ayda yazıldı” der, Hadis ilminin piri sayılır Buhari. “Et-Târihû’l-Kebir” ilk eseri denilir, Bu kitap sahasında ilk ve tek bilinir, On üç bin ravi kronolojisi içerir, Seri eserler hazırlamıştır Buhari. Eserinde Kur’an ve Sünnet baş kaynaktır, O, ilk Sünni âlimlerden sayılmaktadır, Ehl-i Sünnet mezhebine katkısı vardır, Her bir konuyu güzel açıklar Buhari. Bizler ki, o dâhileri unutur olduk, İçi boş, dışı boş, bir hayat yolu kurduk, Biz hangi işimizi dâhilere sorduk? Ben bilirim diyen yanılmıştır yiğidim. Maşa varken, ateşi elle karıştırdık, Elimiz, evimiz yanınca hayıflandık, Hani doğruları baş tacı yapacaktık? Âlimleri sevmemiz gerekir yiğidim. Şair, Araştırmacı, Yazar: Abdullah Yaşar Erdoğan |